İnsanoğlunu hayatı boyu bir şeyler sürekli rahatsız eder. Hayat boyu asla ve asla tam anlamıyla rahat bulamaz insan. Tek başına veya kalabalıkta; parası varken ve yokken, fakirken ve dünyanın en zengini olduğunda; hiçbir gücü yokken veya çok üst düzey bir iktidara kavuşmuşken; yemeği varken ya da yokken; güzel bir beden taşıyorken veya bedeni güzel değilken; hayatta bir eşi varsa veya yoksa; hiç okula gitmemiş bir köylü olsa da ya da dünyada ne var ne yok her şeyi öğrenmeye çalışan üst düzey bir eğitim sürecinden geçmiş bir kişi olsa da, herkesin kabul ettiği, sevdiği ünlü sevilen bir kişi olsa da, ya da tamamen kimsenin istemediği dışlanan bir kişi de olsa, bir terki dünya ya da çileci olsa da veya kendini dünya zevklerinin içinde kaybetmiş olsa da, bir yanağına vurduklarında öteki yanağını çevir düşüncesine sahip olup hayatını iyilik üzerine kurmaya çalışsa da veya insanlardan nefret edip öfke ve şiddet içinde yaşasa da her durumda ne olursa olsun olmayan bir türlü bitmeyen bir lanet vardır insanoğlunda sanki. Oda huzursuzluk, tatminsizlik ve sürekli bir şikâyet ve memnuniyetsizlik halidir. Sayabileceğimiz sayısız hal ve durumların hepsinin içinde insan bu şeyden kurtulamamaktadır. Ne olursa olsun bitmeyen doyumsuzluk ve rahatsızlık mevcuttur. Peki, bu huzursuzluk ve rahatsızlık nedir? İnsan neden bir çıkmazdadır? Rahatsızlık neden bitmemektedir, yanlış nerededir? En başta şunu söylemek gerekiyor rahatsız eden değil rahatsız olandadır sorun. Rahatsızlık hisseden kişi zayıf olduğu için rahatsız olur. Örneğin biri sizi rahatsız ediyorsa siz ondan daha zayıfsınız demektir. Çünkü güçlü kişilik rahatsız olmaz. Ve insan, sürekli dışardaki şeyleri değiştirmek çabası içinde, onlarla mücadele etmek, onları yargılamak ve suçlamaktan artık kendini o kadar fark edemez hale gelmiştir ki aslında sorunun dışarıda olmadığını görememektedir. Sorun dışardadır, hayatın ona garezi vardır, insanlar onu sevmemekte, kıskanmakta veya ona kötülük yapmaya çalışmaktadır, zaten o süper mükemmeldir, sevgi doludur ama suçlu bu gezegendir. İnsanlık kötüdür, o iyidir ama insanlar fesattır. O güvenilirdir ama insanlar kaypaktır. O doğrudur dünyadır yanlış olan. Ve “haksızlığa” uğramaktadır çoğu zaman. Hak etmediği şeyleri yaşamaktadır, masumdur, kurbandır, kurunun yanında yanan “yaş”tır. Ve bu insanı nereye götürürseniz götürün asla huzur bulamaz. Soğuk olur isyan eder, sıcak olur isyan eder, her şeyi vardır isyan eder, yoktur gene isyan eder. Bir türlü olmaz. Çünkü anlamadığı en temel şey şudur sorun sadece ve sadece “kendisi”dir. Daha evrensel bakış açısından bakınca o sadece kendi ektiklerini biçmektedir. Yaşadığı aileden, aldığı bedene, başına gelen her şeye kadar tüm her şey sadece hak ettikleridir. Fakat kişi ya bunu anlamaz ya da anlamak istemez ve masum kurbanı oynamak işine gelir. Fakat bunun bir bedeli vardır. O zaman asla değişemez ve dönüşemez aynı kısır döngüde dönüp durur ve asla bu rahatsızlıktan yani “kendinden” kurtulamaz. Çünkü sorunun kendisi kişinin ta kendisidir. Yani burada kullandığı yapay benliği ve tüm yapısıdır. Sorun o yapının bozuk olmasıdır. Kontrolden çıkmış olmasıdır. O yüzden o bozuk yapıyla ne yaparsa yapsın hiçbir şey değişmez tam tersi işler git gide daha da sarpa sarar. Peki, bu çıkmazdan nasıl çıkılabilir? İlk adım farkında olmaktır. Hayatında yaşadığı tüm eylemlerin sorumluluğunu kişi en baştan kabul etmeli kendi hayatı için kendi dışında bir sorumlu aramaktan vazgeçmelidir. Sonra da ona bu bozuk hayatı sunan yapısını kendisini incelemeli ve sorunları giderme yoluna gitmelidir. Buda kendini dönüştürmek ve simyadır demektir.
Dünya Değişim Akademisi tam da bu noktada eşsiz değişim programları ve değişim uzmanları ile iş başındadır. Dünya Değişim Akademisi 200’den fazla konuda Değişim Programı ile insanlara kesintisiz bir şekilde hizmet vermektedir. Değişmek isteyen, gerçek çözümler arayan herkesin istisnasız tek adresi olan Dünya Değişim Akademisi’nde, konuya odaklı zengin bilgi ve teknikler eşliğinde gerçek değişimin tadını çıkarabilirsiniz. Stres, Öfke, depresyon, korku ve bu gibi günümüz dünyasında her insanın yoğun olarak yaşadığı tüm sorunlara çözüm yolları Dünya Değişim Akademisinde sunulmakta.
Öte yandan kendinizde bir Değişim Uzmanı olup hem kendiniz hem de çevreniz için çok değerli bilgi ve teknikleri paylaşabilir hale gelebilirsiniz. Dünya Değişim Akademisi ve Yeni Yüzyıl Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi (YENİSEM) iş birliği ile hazırlanan Değişim Uzmanlığı Eğitim programlarına katılabilirsiniz. Eğitim, 8 gün her gün 2 saat olmak üzere toplam 16 saatten oluşmakta. Eğitime katılarak siz de uluslararası geçerliliği olan Değişim Uzmanlığı sertifikasına sahip olabilirsiniz. En yakın Değişim Uzmanlığı Eğitimi Programı ekim ayında gerçekleşecektir. Eğitime katılarak Değişim Uzmanı olabilir hem kendinizi hem de tüm dünyayı değiştirebilirsiniz.
KENDİNİ DEĞİŞTİR DÜNYAN DEĞİŞSİN, DÜNYANI DEĞİŞTİR DÜNYA DEĞİŞSİN!
