Kıskançlık, insanın hayatına bebekken giren ve hayatına girmesiyle beraber hayatını elinden alan sinsi bir duygudur. Bir söz derki tüm kötülüklerin nedeni kıskançlıktır. Kıskançlık nerede varsa sevgi orada yoktur ve sevgi nerede yoksa orası bir kabustur. Günümüz dünyasında ise herkesin hayatının dümenini kıskançlık tutmaktadır. Pek çok insan bunun farkında bile değilken aslında hayatlarını kıskançlık yönetmektedir. Eylemleri, sözleri, planları, yaşam içindeki tüm hamleleri kıskançlığın yönetiminde ortaya çıkar ve tek bir hedefe yönlendirilir; “EN İYİ SEN OL”.
Peki, bu kıskançlık olgusu nasıl başlıyor? Kıskançlık olgusunu başlatan şey kıyaslamadır. O zehir insanın kanına kıyaslama aracılığı ile bulaşmaya başlar. İnsan farkında olarak olmayarak karşılaştığı herkesle kendini kıyaslar ve bu kıyaslamanın sonucu olarak eğer karşıdaki kişiyi kendinden daha üstte görürse orada doğal olarak ortaya çıkan bir şey vardır; işte o kıskançlıktır.
Peki, insan neden sürekli kıyaslar? Çünkü çocukluktan beri herkes çocuğu bir şeylerle kıyaslar ve böylece çocuk kıyaslamayı öğrenir. Ve çocuk görür ki kıyaslamada üstte olan avantajlı olmaktadır. Daha çok onaylanır, takdir edilir, ilgi, sevgi, saygı görür vs. O zaman da insan koşullanmaktadır daha iyi olursa sevilecek, onaylanacak, kazanacak vs. Aksi halde kaybedecek ve iyi şeyler olmayacak.
Hal böyle olunca amaç her zaman daha iyi olmaktır. Ama bu zeminde kıskançlığın olması kaçınılmazdır. Nerede kıyas varsa orada kıskançlık mutlaka olmak zorundadır. Dolayısıyla insan kıskançlık olgusundan özgür olmak için kıyaslamayı bırakmalıdır. Bunun içinde kendinizi gözlemlemeniz ilk adımdır. Farkındalığınızı yükseltin ve kendinizin farkında olun. Her ne zaman içinizde kıskançlık uyanırsa bir önceki aşamaya gidin. Göreceksiniz ki orada kendinizi biriyle veya bir şeyle kıyaslamışsınız ve o kıyaslamanın sonucunda da kendinizi daha aşağıda, eksik, yetersiz, geride kalmış hissetmişsiniz ki bu çıkarım da tamamen gerçek dışıdır.
Örneğin insan parası olan birine bakınca parasız olmayı daha aşağı görür. Oysaki bu gerçekçi değildir. Çünkü insan hangi konumda olursa olsun o durumun avantajlarını görebilir ve avantajlarını kullanabilir. Kendini tercihlerle koşullandırmamış bir insan, ortaya çıkan her şeyin tadını çıkarabilir. Ama küresel toplum insana ideal bir şablon verir. İnsan o şablonun dışında kalınca kendini yetersiz ve daha kötü hisseder. Oysaki bu asla gerçek değildir. İşte kıskançlıktan kurtulmak için kıyaslamadan ve koşullanmalardan özgür olmak gerekir. Bunun içinde insan değişmelidir. Tam da bu noktada Değişim Sanatı devreye girmektedir.
Bu konuda Dünya Değişim Akademisi'nde sunulan değişim programlarından Kıskançlıktan Özgürleşme Sanatı Programı tam isabet olacaktır. Peki, burada Değişim Sanatı çalışmaları bu etkiyi nasıl yaratır biraz ona bakalım. En başta anlamamız gereken ilk unsur bir şeylerin değişmesi gerektiğidir. Değişimin ilk adımı ise FARKINDALIKTIR. Bir şeylerin değişmesi gerektiğini anlayan insan ise ikinci aşamaya gelmektedir. Bunu nasıl yapacağım, nereden başlayacağım? İnsan bütünsel bir varlıktır. Yani bedensel, zihinsel, duygusal ve ruhsal boyutları birlikte taşıyan bir varlıktır insan. Dolayısıyla insanı ele alacaksak tüm bu boyutları birlikte ele alacak bir metoda ihtiyacımız var. Yani birini dışarda bırakan bir yöntem kesinlikle gerçek çözüme ulaştırmayacaktır. Çünkü insanın yaşadığı tüm sorunlarda insan varlığının tüm boyutları işin içindedir. Dünya Değişim Akademisi’nde uygulanan değişim çalışmalarında da bütünsel bir yaklaşım sunulmaktadır. Programlar 8 çalışmadan oluşmakta ve her programda konuya özel olarak hazırlanmış bilgi ve tekniklerle tam nokta atışı uygulamalar yapılmaktadır. Nefes, hareket, zihin, farkındalık ve bilgeliği bir araya getiren bu eşsiz programlar sorun her ne ise tam o noktada muazzam kazanımlar sağlamaktadır. Siz de Dünya Değişim Akademisi ile tanışarak, kendinizi değiştirme yolunda bir adım atabilir ve kendi dönüşüm yolculuğunuzu başlatabilirsiniz.
Öte yandan kendiniz de bir Değişim Uzmanı olup hem kendiniz hem de çevreniz için çok değerli bilgi ve teknikleri paylaşabilir hale gelebilirsiniz. Dünya Değişim Akademisi ve Yeni Yüzyıl Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi (YENİSEM) iş birliği ile hazırlanan Değişim Uzmanlığı Eğitim programlarına katılabilirsiniz. Eğitim, 8 gün her gün 2 saat olmak üzere toplam 16 saatten oluşmakta. Eğitime katılarak siz de uluslararası geçerliliği olan Değişim Uzmanlığı sertifikasına sahip olabilirsiniz. En yakın Değişim Uzmanlığı Eğitimi Programı ise Ocak ayında gerçekleşecektir. Eğitime katılarak Değişim Uzmanı olabilir hem kendinizi hem de tüm dünyayı değiştirebilirsiniz.
Her zaman dediğimiz gibi;
KENDİNİ DEĞİŞTİR DÜNYAN DEĞİŞSİN, DÜNYANI DEĞİŞTİR DÜNYA DEĞİŞSİN!