Kurtuluşun 100. yılında 'Antep Savunması' anlatıldı

25 Aralık Gaziantep’in düşman işgalinden kurtuluşunun 100’üncü yıl dönümü kutlamaları kapsamında Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) tarafından hazırlanan ’’Antep Savunması’’ konferansı düzenlendi.

GAÜN Atatürk Kültür Sahnesi’nde düzenlenen konferansta konuşan Prof. Dr. Halil İbrahim Yakar konuşmasında Antep Savunmasındaki kahramanlıklardan bahsederek, gençlerin yakın tarihi çok okuyarak, Türkiye üstünde oynanan oyunları çok iyi idrak etmeleri gerektiğini vurguladı. Prof. Dr. Yakar, “Hangi branştan olursanız olun ama muhakkak tarihi okuyun. Unutmadık, unutturmayacağız! Eğer unutursak bırakın bir kaşık suyu, susuz boğarlar. Özellikle çocuklar üzerinden milli şuuru ve bilinci aşılamak zorundayız” dedi.

“100 yıl önceki oyunla şimdiki oyun aynı”

100 Yıl önce oynan oyunla 100 yıl sonra oynan oyun arasında hiçbir fark olmadığını dile getiren Yakar, “100 yıl önce Fransızlar ve İngilizler Ermenilere silah vermişti, 100 yıl sonra da Amerika Suriye’nin kuzeyinde PKK ve YPG’ye silah verdi. 100 yıl önce Sevr Anlaşmasıyla bizi Anadolu’ya tıkmak isteyenler, 100 yıl sonra da mavi vatanda, Akdeniz’de bizi köşeye sıkıştırmak istiyorlar. Siyasi irademiz, teknolojimiz, sanayi ve askeri olarak güçlü olduğumuzdan inanıyoruz ki bu vatanın karşısına çıkacak hiçbir güç yoktur. Hep söylenilir ‘Ya devlet başa, ya kuzgun leşe’. Yüz yıl önce Osmanlı’nın zayıf halinden batılı devletler, emperyalist güçler faydalanmışlardır ve Osmanlı’yı mağlup etmeye çalışmışlardır. Ama unuttukları bir şey vardı, o Türk Milleti’nin hiçbir zaman esaret olamayacağıydı” ifadelerini kullandı.

“Acı zerdali çekirdeğinden lezzet başkentine”

100 yıl önce acı zerdali çekirdeği yenilen Gaziantep’in şimdi lezzet başkent olduğunu aktaran Yakar, “İmalat-ı Harbiye’den silahları yaparken şimdi 400 bin kişinin çalıştığı 5. organize sanayiye sahip olduk. Binlerce bomba sonucu yıkılmış, harabe olmuş şehirden 450 bin mülteciye misafirlik yapacak duruma geldik. Posta güvercinlerinden TEKNOFEST’i yapan bir şehir durumuna geldik. Geçmişte başardık, şimdi de başarabiliriz. İkinci yüz yıla girdiğimizde şehir ve ülke olarak bunu yapacak gücümüz var. Yeter ki, gençlerimiz kendine güvensinler, tarihlerini okuyarak yaşantılarına devam etsinler” diye konuştu.