Gaziantep'te tarım yerli tohumla güçlendirecek

Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, hem yerel hem de bölgesel ölçekte tarımda kalkınma modelinin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması amacıyla 'Sertifikalı Tohum' ve 'Yerel Çeşitlerin Yerinde Korunması ve Çoğaltılması' projeleri kapsamında çiftçiye sertifikalı 200 ton edessa, 15 ton taner buğdayı ve bin 800 kilogram havrani buğday tohumu dağıtacak.

Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, hem yerel hem de bölgesel ölçekte tarımda kalkınma modelinin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması amacıyla “Sertifikalı Tohum” ve “Yerel Çeşitlerin Yerinde Korunması ve Çoğaltılması” projeleri kapsamında çiftçiye sertifikalı 200 ton edessa, 15 ton taner buğdayı ve bin 800 kilogram havrani buğday tohumu dağıtacak.

Gaziantep Büyükşehir Belediyesi (GBB) Kasım Ayı Meclis Toplantısı’nın 1’inci Birleşimi, GBB Başkanı Fatma Şahin’in başkanlığında toplandı. Meclis’te tarımda kalkınmanın kent genelinde sürdürülebilir kılınması için “Sertifikalı Tohum Üretimi” projesi kapsamında üretilen 200 ton edessa ve 15 ton taner sertifikalı buğday tohumu çeşidinin Araban ve Şehitkamil ilçelerine dağıtılması kararlaştırıldı. Ürünlerin dağıtımı, çiftçilerden alınan yüzde 50 hibe destekli katkı paylarıyla yapılacak. Yine “Yerel Çeşitlerin Yerinde Korunması ve Çoğaltılması” projesi çerçevesinde 2021 yılında üretilen 3 bin 800 kilogram havrani buğday tohumunun, 9 ilçenin çiftçisine ulaştırılması için karara varıldı. Öte yandan İl Tarım ve Orman Müdürlüğünce GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı’na sunulan “GAP-TEYAP Programı” kapsamında değerlendirilmeye uygun görülen Büyükşehir’in de proje ortağı olduğu, “Çiftçi Eğitimi ve Tarımsal Yeniliklerin Yaygınlaştırılması Projesi” doğrultusunda faaliyetlerin aksatılmadan yürütülmesi için büyükşehir, 88 bin 889 Türk lirası maddi destek verecek.

“Yüksek verim için sertifikalı tohum dağıtıyoruz”

Tarımda kalkınmanın ve modern tarımını yaygınlaştırılmasına ilişkin Meclis’te görüşülen ilgili maddeler üzerine konuşan Başkan Şahin, “Bütün dünya kendi kendine yetebilen, gıda güvenliğinin sağlandığı bir tarım modelini bünyesinde geliştiriyor. Gıda güvenliği artık milli güvenlik meselesi kadar önemli bir hale geldi. Bu yüzden zaten göreve geldiğimiz gibi tarımla ilgili daire başkanlığımızı hizmete aldık. Bu konuda makro anlamda yaptığımız düzenlemelerin ardında ilçe bazlı mikro düzenlemelere geçtik. Her ilçemize uygun ürün bazlı teşvikler verdik. Şimdi özellikle kuraklıkla birlikte her bölgenin toprağına uygun ürün ekiminin süreklilik arz etmesi için çalışıyoruz. Örneğin, Nizip’in toprağına uygun bir zeytini Ege bölgesinden getirip de ektiğiniz zaman aynı verimi bu topraklarda alamazsınız. Bu bölgenin iklimine ve toprak türüne göre en uygun ürünü bulup ekim yapılması gerekiyor. Yüksek verimin elde edilerek tarımda kalkınmanın istikrar sağlaması için bu şart. Mezopotamya’dayız. Buğday bölgesindeyiz. Bölgedeki çiftçilerimiz için çalışmamızı yaptık. Hangi ürünün rekoltesi yüksekse bunun pratiği yapıldı. Akabinde de Ata tohumunun ekimi yapıldığında verimin 3 kat arttığı görüldü. Bunun için yüksek verimin elde edileceği sertifikalı buğday tohumunu çiftçimize ulaştırmak istiyoruz” dedi. Şahin, Londra’daki yeşil şehir programını anlattı. Meclis’in devamında GBB Başkanı Şahin, geçen hafta Londra’da EBRD ile imzaladıkları anlaşmadan bahsetti. Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’yla 2014’te İmar Master Planı, Ulaşım Master Planı ve İklim Master Planı projeleri sayesinde yollarının buluştuğunu belirterek, “İki uluslararası imzayı atarak şehrimize döndük. Özellikle Gaziantep’in yeşil şehir olması, burada Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası tarafından bu inisiyatifin içerisine dahil edildik. Bundan sonraki yeşil ekonomi ve bilgi ekonomisinde Banka bize çok iyi imkan ve fırsatlar sunacak. Banka ile olan buluşmamızın hikayesi de 2014 yılında başlamıştı. O yıl, İmar Master Planı, Ulaşım Master Planı ve İklim Master Planı yaptık. İklim planını 2014 yılında yaptığımız zaman şehrin kirletici unsurlarını ortadan kaldıracak, havasını suyunu toprağını koruyacak tedbirleri nasıl alacağımızın yol haritasını belirlemiştik. Sanayi de özellikle yüksek biyolojik arıtmaya nasıl geçeceğimiz hususunda çalışmaya başlandı. Bu konuda da Organize Sanayi Bölgesi’nde bilimsel bir heyetle çalışma yapıldı. Atık suların iletkenlik ve tuzluluk miktarını belirleyerek fabrika türlerine göre atık yoğunluğunu tespit edebilecek ve akabinde arıtma yaparak temizleyip ortak havuza tekrar atacağı bir pilot çalışma yapıldı. Çok verimli ve uygun sonuçlar alındı” diye konuştu.

Bakmadan Geçme