Yolda Olmak
Tuğçe TÜFEKCİ
Özlem duygusu bizi bir arayışa sevk eder. Tam olarak neye özlem duyduğumuzu bilmesek te içimizde bir yerlerde bir sızı gibi hissedilen özümüze duyulan özlemdir. Bir arayış başlar. Yola çıkılır, bu yolda yürümek aslında yolun sonuna duyulan özlem kadar keyiflidir. Ama farkına varamayız. Sonuca bir an önce ulaşmak isteriz. Yolculuğun keyfine varamadan.
Yaşamda neşe, mutluluk olduğu gibi acı dolu kederli günlerde yaşarız. Her geçen gün artan kötü haberler kederli hissedilen günlerin sayısını arttırır. Bir yol olmalı deriz, bu böyle gitmemeli deriz. Arayış başlar ve değişim için harekete geçeriz. Dünya Değişim Akademisi’ni bularak yolculuğa başlarız. Sayısız Değişim Programları ile değişim yolculuğuna başlarız. Yaşanan deneyimi önce kendimiz fark ederiz. Değişen duygularımız ve düşüncelerimiz, yaşama bakış açımız doğru yolda olduğumuzu deneyimlememize sebep olur.
Yanılsamalar dünyasını inşa eden unsur kurnaz zihindir. Gerçek yolu bulan insan, kurnaz zihni masum zihne dönüştürür bu yolda... Geçmiş olan her şey anbean geride bırakılır. Bu yolda yürüyünce anda kalmanın keyfine varılır. Bu yolda yürüyünce zihinden kaynaklanan olay ve kişileri yargılama her geçen gün yerini olay ve kişileri tarafsızca gözlemleme edimine bırakır. Okyanusa tarafsızca bakan yolcu okyanus gibi olur. Yolcu okyanusa yargılayan zihin olmaksızın baktığında o okyanusa, okyanus da ona nüfus etmeye başlar. Yolcu birlik ve bütünlük haline gelir. Olayların arkasındaki neden ve sonuç zincirinin farkına varır. Sorumluluk alır. Tüm bu yol ve yolculuk için gereken şey karar vermek ve yola çıkmaktır….