Türkiye’de Beşinci Kol Faaliyetleri - Dr. Hasan YAĞAR

Türkiye’de Beşinci Kol Faaliyetleri


Önce “Beşinci Kol” ne demek ona bakmamız lazım. Beşinci Kol, bir memleketin nimetlerinden yararlanan bir vatandaş olduğu halde kendi memleketi, kendi milleti ve dahi kendi devleti aleyhine olarak devlete, millete ve dahi memlekete düşmanlık yapanlar lehine casusluk yapan yerlilere denir. Kısacası vatan, millet ve devlet haini adamlar demektir.

            Bu beşinci kolcular, İstiklal Harbi sırasında Yunan İşgal Kuvvetleri yararına da faaliyetler yaptılar. Hatta Atatürk’e İzmir’de 1925’te suikast tertiplediler. Oysa Atatürk böbrek hastası olduğu halde hayatını hiçe sayarak cepheden cepheye koşarak hiç kimsenin ümit etmediği İstiklalimizi kazandı. Kendisine suikast tertiplendiğinde Cumhuriyeti kuralı daha iki yıl olmuştu.

            Bu melunlara maalesef hâlâ ve yoğun olarak rastlanmaktadır. Kırıkkale Silah fabrikasında yeni ihdas edilen silahın sistematik şemasını düşman ajanlarına parayla satan müdürden tutunuz da devletimizin, Suriye’deki Türkmenlere yardım götüren TIR filosunun ihbarcısı olan hain ve Aselsan denen milli teşkilatımızda çalışan çok güzide mühendislerimizi İsrail’in gizli teşkilatı olan MOSSAD tarafından öldürülmesine yardım ve yataklık edenlerin hepsi bu namussuzları oluşturmaktadır.  

            Bu namussuzlar, kendi menfaatlerine çalıştıkları ve devlet ve milletimizin ezeli düşmanları olan devletlerde keyif sürmekteler. Mesela o Can Dündar denen haini, Alman Cumhurbaşkanı, devlet erkânını ağırlamaya mahsus olan sarayında ağırladı. Peki, bu hain, Almanlar lehine ve dahi Almanların başını çektiği o güruha casusluk yapmamış olsaydı; hizmetinin karşılığı olarak ağırlandığı o meşum sarayın değil içine acaba kapısına yaklaşabilir miydi? Ne mümkün? Sanıyorum bir de kendisine onurluk belgesi verildi.

            Devlet ve milletimizin ezeli ve ebedi düşmanları olan devletlere uşaklık ederek fink atan bu namussuzlar grubu, İstanbul Belediye Başkanlığına ait mazbatayı alan CHP adayına mahsus haberi alır almaz tivetler atarak kinlerini kusmaya başladılar.

            Tabiidir ki buradaki hedefleri Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğn’dır. Çünkü Sayın Erdoğan, onların, uşaklık ettikleri o emperyalistlere “VAN MİNUT” diyerek onları siygaya çekmiş ve onların eskiden beri Türkiye üzerindeki sultalarını alaşağı etmişti de ondan.

            Esefle ve üzülerek söylemeliyim ki, merhum Bülent Ecevit, Davos’da Yunan başbakanı Karamanlis’in arabasının kapısını adeta bir seyis gibi açarak, devlet düşmanlarından kendisine borç vermeleri konusunda ondan şefaat istemişti. Bu günleri unutmak hiç mümkün değil. Eğer o gün borç almasaydı biz memurlar o ay maaş alamayacaktık. Tam da o dönemde bizlere hizmet için tahsis edilen şehirlerarası telefonların parasını bize ödettiklerini hiç mi hiç unutamıyorum. İşte öyle bir Türkiye’den böyle bir Türkiye’ye geldik. Hatta o dönemlerde maaşımızı tam olarak ödeyemedikleri için adına KEY “Konut Edindirme Yardımı” adı altında adeta çoluk çocuğumuzun hakkı, hokkabazlıklar yapılarak gasp ediliyordu. Birikmiş olan o paralarımızı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın başında bulunduğu hükümet ödedi. Daha da elimi olarak, 30 yıldan fazla emek veren bizlere, para yokluğu sebebiyle 30 yılın üstündeki emekli ikramiyelerimizi de ödemediler. Bu birikmiş paralarımızı da, Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın başında bulunduğu hükümet ödedi.  Hele o emperyalistlerin devletleri sömürmek üzere oluşturdukları İMF denen para bakkalına olan borcumuzu da bu muhterem ve dahi muhteşem insan ödedi. Bir de o meşum ve melun İMF denen o bakkallığa bir de borç verdi. Peki, a bre namussuzlar siz bu adamdan daha ne istiyorsunuz.

            Ama neylersin ki hainliğin ilacı yok. Bu bir ruh hastalığıdır. Bu hastalığa tutulanların iflah olduğu Tarihte görülmemiştir.

            Devleti, tam 33 yıl, adeta şeytanlar sofrasına rağmen sürükleyip getiren Sultan Abdülhamit; şimdiki güruha benzer bir güruh tarafından alaşağı edildikten sonra 3-5 sene zarfında Osmanlı devleti tarih oldu gitti. Unutmayalım ki aynı tango bu gün de oynanmakta. İş, fikirleri farklı da olsa vatanperver vatandaşlara kalmış durumda. Dileriz akıllar başlara devşirilir de bu namussuzların oyunu bozulur. Unutmayalım ki, devleti oluşturan milletin ta kendisidir. Başka hiçbir şey değil. Aklıselim her bir vatandaşımıza selam ve sevgi ile.

DR. Hasan YAĞAR

YAZIYI PAYLAŞ!

YAZARIN SON 5 YAZISI
18Nis
21Mar
24Şub

ÖRT Kİ ÖLEM

11Şub

Şu İşe Bak

10Oca

BİR YILAN HİKÂYESİ