Malatya Gözde Sağlık Grubu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Dr. İbrahim Karaman:
Malatya Gözde Sağlık Grubu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Dr. İbrahim Karaman, Sağlık Bakanlığı'ndan korona virüs genelgesi kapsamında özel ve vakıf hastanelerinin pandemi hastanesi ilan edilmesine ilişkin, 'Bu zorlu ve sıkıntılı süreçte devletin ve tüm Türkiye'deki hastaların yükünü alma adına elimizi taşın altına koymalıyız, koyuyoruz. Biz yine özel hastaneyiz ama bu süreçte bu yükü hep birlikte taşımamız gerekiyor. Bu, devletimizin isabetli bir kararı' dedi.
Malatya Gözde Sağlık Grubu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Dr. İbrahim Karaman, Sağlık Bakanlığı’ndan korona virüs genelgesi kapsamında özel ve vakıf hastanelerinin pandemi hastanesi ilan edilmesine ilişkin, “Bu zorlu ve sıkıntılı süreçte devletin ve tüm Türkiye’deki hastaların yükünü alma adına elimizi taşın altına koymalıyız, koyuyoruz. Biz yine özel hastaneyiz ama bu süreçte bu yükü hep birlikte taşımamız gerekiyor. Bu, devletimizin isabetli bir kararı” dedi.
Karaman, Gözde Sağlık Grubu olarak korona virüse karşı gerekli tedbirleri aldıklarını, almaya da devam edeceklerini kaydederek, “Almamız gereken tedbirlerin hepsini yerine getirdik. Daha bu süreçler olmadan, tavsiyeler yapılmadan önce Türkiye’mizde ilk vakayla birlikte bütün dezenfekte işlemleri yapıldı, hala da yapılıyor. Kendi dezenfekte sistemimizi ve dezenfektanları temin ettik. Peyderpey acilimizi, yoğun bakımımızı ve kritik olan bölgelerin dezenfektelerini yapıyoruz. Hastane olarak tedbirimizi aldık. Ayrıca, rutin işlerimizi de sonlandırmadık, devam ediyor. Tedbirimiz hastanemizin kapı girişinden başlıyor. Giriş sayılarının kapılarını azalttık. Girişte, kim gelirse gelsin; ister hasta ister hekim ister personelin ateşi ölçülüyor, ellerimizi dezenfekte ediyoruz ve sonra hastaneye giriş yapılıyor. Tabi ki bu tedbirleri almakla birlikte halkımızdan ricamız basit rahatsızlıklar için bu dönemde mümkün olduğunca hastaneyi tercih etmesinler. Tabi ki ciddi, önemli hastalıkları varsa bunlar içinde hizmetimizi sürdürüyoruz. Basit semptomlar için hastaneyi tercih etmesinler çünkü ne kadar çok insan o kadar çok enfeksiyon kaynağı demektir. Mümkün olduğu kadar halkımız evinde kalsın. Özellikle yaşlılarımız evlerinde kalsınlar. Kaldı ki 10 günlük süreç kritik ve bu süreci de evlerinde geçirsinler” ifadelerini kullandı.
Vatandaşların gerçek dışı bilgilere inanmayarak, evlerinde kalmaları çağrısında bulunan Karaman, “Sağlık Bakanlığımız bu işi başından beri son derece ciddiye aldı. Zamanında ve isabetli tedbirler alarak bu süreci takip ediyorlar. Bilim Kurulu’nun oluşturulmasıyla, ‘ben yaptım oldu’ anlayışının dışında bu işin erbabı olan insanlarla bu süreci takip ediyorlar. Son derecede başarılı bir çalışma silsilesi içerisindeler. Gayet şeffaf bir şekilde bilgi kirliliğine yol açmadan insanları da rahatlatıp, uyararak bilgimizi de alıyoruz, bu son derece önemli. Sosyal medyada oldukça gereksiz bilgiler, panik oluşturacak, gerçek dışı bilgiler var. Bunlara itibar edilmesin. Bilgi tek elden şeffaf ve doğru bir şekilde bakanımız tarafından düzenli olarak veriliyor” şeklinde konuştu.
Karaman, Sağlık Bakanlığı’ndan korona virüs genelgesi kapsamında özel ve vakıf hastanelerinin pandemi hastanesi ilan edilmesine ilişkin ise, “Belirli şartlara haiz olan özel hastaneler ve vakıf üniversiteleri pandemi hastanesi olarak belirlendi. Buradaki amaç; bundan sonra oluşabilecek İtalya tarzı hızlı yayılmaya karşı hazırlık olunmasıdır. Sağlık Bakanlığı’nın kurallarına bağlı olarak çalışıyoruz. Böyle bir süreç olduğu taktirde ‘hastayı kabul etmiyoruz’ gibi bir düşüncemiz olamazdı. Bakanlık bunu malumun teyidi olarak bizlere bildirdi. Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı, Dahiliye Uzmanı ya da Göğüs Hastalıkları Uzmanı, bu üç branştan ikisine haiz, üçüncü basamak yoğun bakımı olan hastaneler, pandemi hastanesi olarak belirlendi. Bu bizim devlet hastanesi olduğumuz anlamına gelmiyor. Bu zorlu ve sıkıntılı süreçte devletin ve tüm Türkiye’deki hastaların yükünü alma adına elimizi taşın altına koyma anlamına geliyor. Biz yine özel hastaneyiz ama bu süreçte bu yükü hep birlikte taşımamız gerekiyor. Bu da devletimizin isabetli bir kararı diye düşünüyorum” değerlendirmesinde bulundu.