- Haberler
- Politika
- İçişleri Bakanı Soylu: 'Öldürülen El-Bağdadi ne kadar teröristse Ferhat Abdi Şahin'de o kadar teröristtir'
İçişleri Bakanı Soylu: 'Öldürülen El-Bağdadi ne kadar teröristse Ferhat Abdi Şahin'de o kadar teröristtir'
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 'Öldürülen El-Bağdadi ne kadar teröristse Ferhat Abdi Şahin'de o kadar teröristtir' dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Öldürülen El-Bağdadi ne kadar teröristse Ferhat Abdi Şahin’de o kadar teröristtir” dedi.
Ankara’da bir otelde Emniyet Genel Müdürlüğü Asayiş Daire Başkanlığı tarafından düzenlenen “Polis Merkezleri Eğitici Yetiştirme Kursu” açılış törenine, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun yanı sıra Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş, Jandarma Genel Komutanı Arif Çetin, Emniyet Genel Müdürlüğü Daire Başkanları ve 81 ilden çok sayıda polis memuru, komiser yardımcısı ile komiser katıldı.
“Güven Masası” uygulaması ve “Çarşı ve Mahalle Bekçileri” tanıtım filmlerinin izlenmesinin ardından açış konuşması yapan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül ile bir araya geldiğinde EKİP ve UYAP programlarını bir araya getirmek istediklerini konuştuklarını anlatarak, “Bugün, özellikle Adalet Bakanlığı birimlerinden bize gelen bizden Adalet Bakanlığı birimlerine giden bunların hepsini kim yapıyordu ? Polis arkadaşlarımız. Adliye’ye gidiyorlardı. Adliye’den kağıtları alıp Polis Merkezi Amirliklerine, Emniyet Müdürlüğüne, karakollara getirip bırakıyorlardı. Kısa bir süreç içerisinde, EKİP ve UYAP programı özellikle polisimizin iş yükünü azaltan bir hadiseydi. Fezlekelerle ilgili çok küçük bir yeri kaldı. Arkadaşlarımız ona çalışıyorlar, yakın zamanda sona erecek. Adalet Bakanlığı birimlerine giden bizim tarafımızdan 2 milyon 204 bin 740 evrak, Adalet Bakanlığından Emniyet birimlerine gönderilen 3 milyon 72 bin 443 adli evrak EKİP ve UYAP programlarının birbiriyle konuşması ve entegresi üzerinden teknoloji marifetiyle gönderilmiştir. Bu ne demektir ? 10 bin personel tasarrufu demektir. Bu ne demektir ? 90 milyon lira kaynak tasarrufu demektir. Bu ne demektir ? 4 milyon saat iş gücü tasarrufu demektir” diye konuştu.
“Birkaç kişinin gösterdiği ihmal tüm teşkilata etiket olarak yapışır”
İhmal yapılmaması gerektiğini söyleyen Bakan Soylu, “Birkaç kişinin gösterdiği ihmalin tüm teşkilata etiket olarak yapışmasına sebep olan durumları beraber takip ediyoruz. Polis Merkezi Amirlikleri vatandaşın gezinti alanları değildir. Benim vatandaşım oraya geldiğinde hem huzur hem güven hem de moral bulmalıdır. Buda son zamanlarda hep birlikte değerlendirmelerden çıkan bir sonuçtur. 3 bin kadın kardeşimiz teşkilata girmek için heyecan içerisinde eğitimlerini tamamlamaya çalışıyorlar. Bugün Polis Merkezi Amirliklerinde yüzde 90’ın üzerinde ‘Güven Masası’ var. Şimdi Jandarma’da başladı. Bu vatandaşa vereceğimiz hizmetin kalitesinin, duyduğu güvenin en üst noktaya çıkmasının en önemli tezahürlerinden bir tanesidir” ifadelerini kullandı.
“Trafik ve Merkez Amirliklerindeki görünürlüğümüz, davranışlarımız bütün teşkilatın yüz ifadesi gibidir”
Vatandaşın polisle en çok fiziki temas sağladığı iki konu olduğundan bahseden Bakan Soylu, “Birisi trafiktir. Diğeri de Merkez Amirliklerimizdir. İnsanların birbirine polisle ilgili anlattığı hatıraların çoğu bu iki alandadır. Diğer birimler spesifik birimlerdir. Normal vatandaşla çok fazla teması olmayan birimlerdir. Dolayısıyla bu iki noktada görünürlüğümüz, davranışlarımız bütün teşkilatın yüz ifadesi gibidir. Aslında bizim bütün çalışmalarımızı sizler yansıtıyorsunuz. Vatandaşın devletine güvenmesinin ilk adımı sizin davranışlarınızla atılmaktadır” dedi.
3 yıl önce İçişleri Bakanlığı görevine geldiğinde suç oranları analizlerini takip ettiklerini söyleyen Bakan Soylu, “Bir suçun, olayın aydınlatılmasını ifade ettiğimiz rakamlar yüz üzerinden değerlendirdiğimizde o gün 35’ler civarındaydı. Şimdi 48.7 hatta bu tüm suçlar diye nitelendirildiğinde yüzde 90 seviyesinde” ifadelerini kaydetti.
“Hedefimiz bütün birimlerde 8/24’ü temin edebilmektir”
Emniyet personelinin çalışma saatleri noktasında ciddi değişiklikler yapmaya çalıştıklarını kaydeden Bakan Soylu, “15 Temmuz gibi bir garabetten, bir ihanet furyasından geçtik ve içimizde bunlara tabi olan birçok kişiyi tasfiye ettik. Bu oluşturduğumuz yenilemeleri, bu tasfiyeler sonunda gerçekleştirdik. Arkadaşlarımız ilk İçişleri Bakanı olduğumuz dönemde 12/12 çalışıyorlardı. Sonra 12/24’e geçtiğimiz gün ‘oh biraz rahatladık’ diye kendimize söyledik. Şimdi hedefimiz bütün birimlerde 8/24’ü temin edebilmektir. Bu arkadaşlarımızın da çoluğu, çocuğu, ailesi olaylara bakış şeklinde sağlam, dingin ve huzurlu bir kafaya ihtiyaçları var. Bunu inşallah hep birlikte sağlayabilme kabiliyetine sahip olacağız” şeklinde konuştu.
“Bize kızıyorlar ama kimse kusura bakmasın artık laf dinlemiyoruz”
Son 4-5 yıldır ağırlıklı olarak güvenlik noktasında karşı karşıya kaldığımız riskleri ve ortaya koyduğumuz kararlı duruşu anlatıyoruz. Bir yandan yaklaşık 40 yıldır mücadele ettiğimiz PKK terörü, bir yandan içimizde bir kanser hücresi gibi büyüyen FETÖ, öte yandan bölgemizde değiştirilmek istenen siyasi dengeler ve bunların bizim için oluşturduğu tehditler, Ortadoğu’daki terör ve şiddetin tetiklediği göç dalgası, Türkiye’yi yeni bir yaklaşım olmaya itmiştir. Yeni bir strateji oluşturduk. Terörle mücadelede karşımızdaki tüm tehdit gruplarını tek çatı altında değerlendirdik. Bunların hepsine yönelik kesintisiz operasyon ve tehlikeyi kaynağında yok etme stratejisine döndük ve aynı zamanda yüksek teknoloji kullanımı, yerli teknoloji kullanımı; teknik ve personel kapasitesinin yükseltilmesi anlayışıyla yeni bir mücadele konsepti gerçekleştirdik. Bütün bunların arkasında Cumhurbaşkanımızın liderliğinde kararlı bir siyasi irade vardır. Bize kızıyorlar ama kimse kusura bakmasın artık laf dinlemiyoruz. Türkiye eskiden laf dinleyen bir ülkeydi. Atma denilen hiçbir adımı atamazdı, çekinirdi. Ancak bugün öyle değil. Kendi göbeğimizi kendimiz kesiyoruz” ifadelerini aktardı.
“Biz orada huzuru oluşturmamış olsaydık, orası ya DEAŞ’ın ya PYD/PKK’nın çöplüğü haline gelecekti”
Türkiye’de kalan 350 binin üzerinde insanın Cerablus, Azez, Afrin ve El Bab’a geri döndüğünü vurgulayan Bakan Soylu, “Biz orada huzuru oluşturmamış olsaydık. Polis arkadaşlarımız, Jandarmalarımız, silahlı kuvvetlerimiz, Mehmetçiklerimiz şu anda orada bulunmuyor olsalardı, orası ya DEAŞ’ın ya PYD/PKK’nın çöplüğü haline gelecekti. Şimdi, adalet, eğitim, sağlık, güvenlik, trafik mekanizmalarının işlediği bir yer haline döndü. Orada kendi yerel meclisleri var. Biz de bu yerel meclislere her noktada danışmanlık yapıyoruz. En son yerel meclis Tel Abyad’da kuruldu. Hem de oranın tamamının temsilini sağlayan bir şekilde kuruldu” dedi.
“Öldürülen El-Bağdadi ne kadar teröristse Ferhat Abdi Şahin’de o kadar teröristtir”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde terör örgütleriyle ilgili meselenin hem Rusya hem de Amerika’ya masada net bir şekilde anlatıldığının altını çizen Bakan Soylu, “Bu terörizme karşı kazanılan büyük bir başarıdır. Hala bir takım sıkıntılı işler söz konusudur. Kimse kusura bakmasın. Öldürülen El-Bağdadi ne kadar teröristse Ferhat Abdi Şahin’de o kadar teröristtir. Bu kadar açık ve net. Kimse kusura bakmasın, telefonla konuşmak, onunla muhatap olmak onun teröristliğini üstünden almaz. Canidir, katildir ve hukuk devleti denilen devletler bununla muhatap olamazlar, olmamalıdırlar. Bu aklı da biz vermemeliyiz. Amerika’nın hukukçuları ve Avrupa’nın hukukçuları vermeliler” ifadelerini kullandı.
“PKK terör örgütü mensupları Avrupa’da vatandaşlarımıza şiddet uyguluyorlar ve sizde seyirci kalıyorsunuz”
Avrupa’ya uyarıda bulunan Bakan Soylu, “PKK terör örgütü mensupları orada vatandaşlarımıza şiddet uyguluyorlar ve sizde seyirci kalıyorsunuz. Şu ana kadar 600’ün üzerinde gösteri yaptılar Avrupa’da, hukukun üstünlüğünden bahsedenler, demokrasiden bahsedenler, temel hak ve hürriyetten bahsedenler kendi planları tutmayınca köpeklerini oradaki vatandaşlarımıza saldırtıyorlar” diye konuştu.