Hasan Vezir:
80'li yıllarda Fenerbahçe, Galatasaray, Trabzonspor, Çaykur Rizespor formalarını giyen Hasan Vezir, kendi dönemindeki futbol ile günümüz futbolu arasında kıyaslama yaptı. Kendi dönemindeki futbolcuların severek oynadığını dile getiren Vezir, Şimdi tam tersi. Ben oynarken keyif aldıklarına da inanmıyorum. İzleyen de bu sefer onlara uyuyor, onlar da keyif almıyorlar şeklinde konuştu.
80’li yıllarda Fenerbahçe, Galatasaray, Trabzonspor, Çaykur Rizespor formalarını giyen Hasan Vezir, kendi dönemindeki futbol ile günümüz futbolu arasında kıyaslama yaptı. Kendi dönemindeki futbolcuların severek oynadığını dile getiren Vezir, "Şimdi tam tersi. Ben oynarken keyif aldıklarına da inanmıyorum. İzleyen de bu sefer onlara uyuyor, onlar da keyif almıyorlar" şeklinde konuştu.
1988-1989 sezonunda Galatasaray’ın ilk yarıyı 3-0 önde bitirdiği, ikinci yarıda ise Fenerbahçe’nin gol yemeden 4 gol kaydedip 4-3 kazandığı Türkiye Kupası maçında sarı-lacivertlilerin 3 golünü atan ve o tarihten bu yana hep o maçla anılan Hasan Vezir, açıklamalarda bulundu.
Bodrum’da düzenlenen bir imza gününe katılan eski milli futbolcu, günümüz futbolundan keyif almadığı için iki buçuk yıldır maç izlemediğini dile getirerek, "Bizim oynadığımız dönemdeki futbolla şimdiki futbol arasında çok fark var. Çünkü bizim dönemdeki futbolcular, hakikaten severek oynardı. Sahaya çıktıkları zaman keyif alırdık. İzleyenlere de keyif aldırırdı. Ama şimdi tam tersi. Büyük paralara imza atıyorlar. Ben oynarken keyif aldıklarına da inanmıyorum. İzleyen de bu sefer onlara uyuyor, onlar da keyif almıyorlar. Ben iki buçuk seneden beri futboldan keyif almadığım için maç izlemiyordum. Şimdi biraz biraz izlemeye başladım ama yine keyif almıyorum. Bizim dönemle bu dönem arasında çok fark var. Biz amatör ruhla oynuyorduk o zamanlar. Biz imza atarken mukavelemizde o paralar yazmazdı. Sadece asgari ücret yazardı" dedi.
"Formayı kaybetmemek için sakat sakat oynardık"
Formayı kaybetmemek için sahada canla başla oynadıklarından söz eden Hasan Vezir, "Tekmeye kafa atardık. İlk dönemlerde böyle iyi sahalar, iyi toplar, iyi formalarla oynamadık. Ama severek oynardık. Ama şimdi futbolcu büyük paralara imza atıyor. Garanti para bir de. Bizim dönemde forma arkasında isim yazmazdı. O gün 9’u sen giyerdin, yarın ben seni kesersem 9’u ben giyerdim. Yedek kalmamak için sakat sakat oynadığım maçları bilirim. Aslında bu dönemde olsam belki de birkaç hafta oynamayacağım durumdaki bir sakatlığım vardı ama biz o sakatlığı sorun etmezdik. Antrenmanda olsun, maçlarda olsun çıkar topumuzu oynardık. Çünkü oynarsak para kazanacağız, oynarsak formamızı başka bir oyuncuya kaptırmayacağız. O zevkle, o keyifle oynardık. Ama şimdi forma numarası arkasında yazıyor. O forma tapulu malı. Oynarken de çok büyük paralar aldığı için aklında çok fazla sıkıntı yok. Oynanan futbol ortada zaten" dedi.
"Doğru yönetilen kulüpler zarar etmez"
İyi yönetilebilen takımların maddi sıkıntı yaşamayacağını da sözlerine ekleyen Vezir, "Mesela federasyon şimdi 3 puana para veriyor. Havuz parası çıktı. Sezon başında ligin sıralamasına göre kulüplere para dağıtılıyor. Sponsorlar var. Bizim zamanımızda sadece bir tane reklam olurdu. 4-5 tane zengin yönetici olurdu. Onlar kendi paralarını kulübe borç olarak verirdi, transferler o şekilde olurdu. Sonra bir şekilde paraları geri alırlardı. Şimdi o havuz parası kulüplere yetiyor. Eğer doğru paralar verilerek transferler yapılırsa yeter. Eğer yanlış yönetim varsa o kulüp zarar ediyor. Doğru yönetilirse o kulüp zarar etmiyor. Şimdiki futbol maalesef böyle. Ben keyif almıyorum" ifadelerini kullandı.