Bakıra talep arttı, yetiştirilecek usta bulunamıyor

Diyarbakır'da 4 asırdır bakırcılık yapan Mustafa Tanrıkulu ile bakır sanat ustası ve resim öğretmeni Ömer Taşdemir, çırak ve kalfa bulamadıklarını, kolay para kazanma yolunda işçilik ile uğraşmak isteyenin olmadığını, bakır ustalığının sona doğru gittiğini kaydederek, bakırcılığın okullara girmesini istedi.

Diyarbakır’da 4 asırdır bakırcılık yapan Mustafa Tanrıkulu ile bakır sanat ustası ve resim öğretmeni Ömer Taşdemir, çırak ve kalfa bulamadıklarını, kolay para kazanma yolunda işçilik ile uğraşmak isteyenin olmadığını, bakır ustalığının sona doğru gittiğini kaydederek, bakırcılığın okullara girmesini istedi.

Diyarbakır’ın Sur ilçesinde her alanda kullanılan bakır işçiliğine talep artarken, bakır ustaları yetiştirecek çırak bulamıyor. Bakır ustaları, mesleklerini devredecekleri ve yetiştirebilecekleri çırak bulma problemi yaşadıklarını, kolay para kazanmak için vatandaşların el emekleri ile uğraşmadıklarını belirterek, bakıra talebin artığı bu süreçte mesleğin eğitim ve öğretim hayatına girmesi gerektiğini söylediler. Mesleğin bitme noktasına geldiğini söyleyen Diyarbakır’ın son bakır ustaları, mesleklerinin kaybolmaması için ellerinden geleni yapmak istediğini dile getirdiler.

"Dünyanın talebi arttı, yapan yok, kolay para için koşan çok"

Mustafa Tanrıkulu, aksesuar ve hediyelik eşya haline getirilmesiyle bakıra ilginin tekrardan arttığını ve sağlık konusunda her geçen gün ne kadar faydalı olduğunun ortaya çıkmasıyla taleplere yetişemez duruma geleceklerini kaydetti. Tanrıkulu, “Bakırcılığa dünyanın birçok yerinde talep var fakat yapan kalmadı, sadece Türkiye’de biraz var, o da son nesil. Gelecek kuşak yok. Çünkü çırak, kalfa bulamıyoruz. İşçilik yapılmıyor, insanlar geçmişte telefon ve internet olmadığı için usta çırak ilişkisi çok fazlaydı. Şimdi herkes rahat kolay para arayışı içinde olduğu için bizim işte el emeği olduğundan zor geliyor. O yüzden çırak bulamıyoruz ve devamı pek gelecek gibi görünmüyor şu an. Belki zaman içerisinde müdahale edilirse kurtarılır ama en genç nesil biziz, bizden daha genç nesil, grup yok. En genç nesil 35-40 yaşlarında, genç eleman bulsak bile çok kısa süreli çalışıyorlar. Günümüz çağı oturup el işiyle yapabilecek bir şeyde değiliz, kimse çocuğunu gönderip çırakta yapmıyor. Eskiden babalarımız ’eti senin kemiği benim’ derdi, ustaların yanına bırakırdı. Şuan öyle bir durum yok maalesef, böyle el emeği ürünler her geçen gün yok oluyor. Bizim meslek dallarımızda o gurupların içinde” dedi.

"Bakır ustalarının yetişmesi için okul hayatına girmesi lazım"

Bakır sanat ustası ve resim öğretmeni Ömer Taşdemir, işsizlik değil mesleksizlik nedeniyle birçok şeyin yok olacağını, kazanç ve talebin olduğu mesleklerin okul hayatına girmesi için destek beklediklerini kaydetti. Taşdemir, “Bakır el işlemesi meslek yüksek okullarında da olabilir, ama kesinlikle okul hayatına girmesi gerekiyor. Bakır geçmişten günümüze göre yeni yeni talepler artmaya başladı. Daha önce bakırlar bu kadar motif, desenli ve alternatifli değildi. Şuan hediye eşya olarak bile kullanabiliyorsunuz. Bunun dışında okullarda bu ürünleri sadece yapma amaçlı değil, bunu bir meslek haline getirmek için yapılması lazım. Ben bir resim öğretmeni ve sanata adamış biri olarak bakırcılığa girdikten sonra hem lisesinin hem de üniversitesinin açılması için her türlü çabayı göstermeye hazırım. Şu an hiçbir şekilde usta yok, son nesiller. Ben yeniyim, arkama baktığımda kimse yok. Bu işin son nesli, kesinlikle ileriki yaşamımızda bakırın yer alması gerekiyor. Bakırın ne kadar sağlıklı ve ne kadar faydalı olduğunu herkes biliyor. Geçmişte ve günümüzde sağlığı her daim anlatılıyor, bu yüzden gelecekte kaybolmayan bir bakır sanatı mesleği olmasını istiyoruz” diye konuştu.

Bakmadan Geçme

Malatya Sürmanşet - Bizi Sosyal Medyada Takip Edin!
WhatsApp İhbar Hattı
ÇEKİN, GÖNDERİN, YAYINLAYALIM!