RTÜK Başkanı'ndan GAÜN akademisyeninin kitabına övgü
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin, Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Öğretim Üyesi Doç. Dr. Oğuz Göksu'nun İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyeleri Doç. Dr. Derya Gül Ünlü ve Dr. Oğuz Kuş ile beraber kaleme aldığı 'TikTok: Sosyal Medyada Bir Paradigma Dönüşümü' kitabına övgüler yağdırdı.
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin, Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Öğretim Üyesi Doç. Dr. Oğuz Göksu'nun İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyeleri Doç. Dr. Derya Gül Ünlü ve Dr. Oğuz Kuş ile beraber kaleme aldığı 'TikTok: Sosyal Medyada Bir Paradigma Dönüşümü' kitabına övgüler yağdırdı.
Şahin, 'Tiktok'u derinlemesine incelemek isteyenler için özgün ve cesur bir yaklaşım sunan kitap, dijital kuşatmaya farklı bir boyut getiriyor' dedi.
2021 yılında Google'ı da geçerek en fazla ziyaret edilen uygulama olan ve son yıllarda pek çok açıdan gündem oluşturan TikTok'la ilgili Türkiye'deki ilk kitap 'TikTok: Sosyal Medyada Bir Paradigma Dönüşümü' adıyla kitapseverlerle buluştu.
Kitapla ilgili görüşlerini kitabın arka kapağında paylaşan RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, dijital dönüşümle birlikte sosyal medya kullanımı gündelik hayatı bütünüyle değiştirdiğini belirterek, 'Mobil uygulamalara entegre olan ve kullanıcıyı merkez alan iletişim pratikleri yeni bir dijital döneme kapı araladı. Küresel düzeydeki popülerliğinin yanı sıra ülkemizde de çok ciddi anlamda kullanıcısı bulunan TikTok, farklı açılardan haklı eleştirilerle karşı karşıya kalmakla birlikte sosyal medyada ki dominantlığını her geçen gün artırıyor. Dolayısıyla TikTok'un sosyal bilimciler eliyle ve iletişim perspektifinden akademik bağlamda irdelenmesi bir zorunluluk haline geldi. Ülkemizde TikTok üzerine yazılan ilk kitap olma özerliğini taşıyan bu çalışma, TikTok'un sosyolojik yansımalarıyla birlikte, platformun stratejik iletişim bağlamında nasıl kullanıldığını okuyuculara sunuyor. Dijital mahremiyet, unutulma hakkı, dijital diktatörlük, veri güvenliği ve dijital faşizm tartışmalarının gölgesinde sosyal medyada paradigma dönüşümüne sebep olan Tiktok'u derinlemesine incelemek isteyenler için özgün ve cesur bir yaklaşım sunan kitap, dijital kuşatmaya farklı bir boyut getiriyor' dedi.
T.C İletişim Başkan Yardımcısı Evren Başar, kitapla ilgili şu değerlendirmelerde bulunarak, 'Dijitalleşme, yenilikçi bir ekonomik düzen ve kendine özgü bir kültürel ekosistemi beraberinde getirmektedir. Dijitalleşmenin ayrılmaz bir parçası olan sosyal medya zaman ve mekandan bağımsız bir şekilde sosyal bağlantılar kurma ve içerik üretimi olan TikTok, görmezden gelinemez bir şekilde kullanıcı hacmini artırmış, üzerinde düşünmeye değer bir platform haline gelmiştir. Tiktok'u bireysel, kurumsal ve toplumsal bağlamda, çok boyutlu bir şekilde tartışan bu kitap, TikTok'un kurumsal ve toplumsal değer oluşturulması süreçlerinde nasıl kullanılabileceğine ışık yutmanın yanı sıra platforma eleştirel gözlüklerle bakmaktan çekinmemiştir' ifadelerini kullandı.
İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Ali Murat Vural ise kitapla ilgili açıklamalarında, 'Akademi, artık iletişim dünyasındaki gelişmeleri arkadan gelerek takip etmiyor, eş zamanlı izliyor, araştırıyor, konuşuyor, yorumluyor, önermeler geliştiriyor. Bu kitap tam da bunun mükemmel bir kanıtı. Üç genç iletişim akademisyeni, bırakın çağı, günü yakalamış durumda. Yepyeni bir platformu, yeni bir paradigmayı tartışıyorlar, hem de tam içinden, daha dumanı üstünde tüterken. Bir iletişim aracı, bir araç olmaktan çok daha öte anlamlar ve işlevler taşıyabilir, bunu görüp anlamak gerekir. TikTok'da öyle' ifadelerine yer verdi.
Dört bölümden oluşan 'TikTok: Sosyal Medyada Bir Paradigma Dönüşümü' adlı eser, TikTok'un sosyolojik yansımalarıyla birlikte, platformun stratejik iletişim bağlamında nasıl kullanıldığını okuyuculara sunuyor. Dijital mahremiyet, veri güvenliği ve dijital faşizm tartışmalarının gölgesinde sosyal medyada paradigma dönüşümüne sebep olan TikTok'u derinlemesine incelemek isteyenler için kitap, özgün bir yaklaşım sunuyor. TikTok'u bireysel, kurumsal ve toplumsal bağlamda, çok boyutlu bir şekilde tartışan bu kitap, TikTok'un kurumsal ve toplumsal değer oluşturulması süreçlerinde nasıl kullanılabileceğine ışık tutmanın yanı sıra platforma eleştirel gözlüklerle de bakıyor.
Kitapta TikTok kullanıcılarının içerik üretme ve tüketme motivasyonu, TikTok'ta fenomen ve izleyici ilişkisi ele alınırken siyasal aktörlerin, uluslararası organizasyonların, ünlülerin, kamu yararı günden kurum/kuruluşların TikTok kullanımları da betimleniyor. Ayrıca COVID-19 salgını, dijital aktivizm ve dijital toksik davranışlar bağlamında TikTok başlıkları da yine konuya ilgi duyanların dikkatini çekecek başlıklar olarak öne çıkıyor.
Şahin, 'Tiktok'u derinlemesine incelemek isteyenler için özgün ve cesur bir yaklaşım sunan kitap, dijital kuşatmaya farklı bir boyut getiriyor' dedi.
2021 yılında Google'ı da geçerek en fazla ziyaret edilen uygulama olan ve son yıllarda pek çok açıdan gündem oluşturan TikTok'la ilgili Türkiye'deki ilk kitap 'TikTok: Sosyal Medyada Bir Paradigma Dönüşümü' adıyla kitapseverlerle buluştu.
Kitapla ilgili görüşlerini kitabın arka kapağında paylaşan RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, dijital dönüşümle birlikte sosyal medya kullanımı gündelik hayatı bütünüyle değiştirdiğini belirterek, 'Mobil uygulamalara entegre olan ve kullanıcıyı merkez alan iletişim pratikleri yeni bir dijital döneme kapı araladı. Küresel düzeydeki popülerliğinin yanı sıra ülkemizde de çok ciddi anlamda kullanıcısı bulunan TikTok, farklı açılardan haklı eleştirilerle karşı karşıya kalmakla birlikte sosyal medyada ki dominantlığını her geçen gün artırıyor. Dolayısıyla TikTok'un sosyal bilimciler eliyle ve iletişim perspektifinden akademik bağlamda irdelenmesi bir zorunluluk haline geldi. Ülkemizde TikTok üzerine yazılan ilk kitap olma özerliğini taşıyan bu çalışma, TikTok'un sosyolojik yansımalarıyla birlikte, platformun stratejik iletişim bağlamında nasıl kullanıldığını okuyuculara sunuyor. Dijital mahremiyet, unutulma hakkı, dijital diktatörlük, veri güvenliği ve dijital faşizm tartışmalarının gölgesinde sosyal medyada paradigma dönüşümüne sebep olan Tiktok'u derinlemesine incelemek isteyenler için özgün ve cesur bir yaklaşım sunan kitap, dijital kuşatmaya farklı bir boyut getiriyor' dedi.
T.C İletişim Başkan Yardımcısı Evren Başar, kitapla ilgili şu değerlendirmelerde bulunarak, 'Dijitalleşme, yenilikçi bir ekonomik düzen ve kendine özgü bir kültürel ekosistemi beraberinde getirmektedir. Dijitalleşmenin ayrılmaz bir parçası olan sosyal medya zaman ve mekandan bağımsız bir şekilde sosyal bağlantılar kurma ve içerik üretimi olan TikTok, görmezden gelinemez bir şekilde kullanıcı hacmini artırmış, üzerinde düşünmeye değer bir platform haline gelmiştir. Tiktok'u bireysel, kurumsal ve toplumsal bağlamda, çok boyutlu bir şekilde tartışan bu kitap, TikTok'un kurumsal ve toplumsal değer oluşturulması süreçlerinde nasıl kullanılabileceğine ışık yutmanın yanı sıra platforma eleştirel gözlüklerle bakmaktan çekinmemiştir' ifadelerini kullandı.
İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Ali Murat Vural ise kitapla ilgili açıklamalarında, 'Akademi, artık iletişim dünyasındaki gelişmeleri arkadan gelerek takip etmiyor, eş zamanlı izliyor, araştırıyor, konuşuyor, yorumluyor, önermeler geliştiriyor. Bu kitap tam da bunun mükemmel bir kanıtı. Üç genç iletişim akademisyeni, bırakın çağı, günü yakalamış durumda. Yepyeni bir platformu, yeni bir paradigmayı tartışıyorlar, hem de tam içinden, daha dumanı üstünde tüterken. Bir iletişim aracı, bir araç olmaktan çok daha öte anlamlar ve işlevler taşıyabilir, bunu görüp anlamak gerekir. TikTok'da öyle' ifadelerine yer verdi.
Dört bölümden oluşan 'TikTok: Sosyal Medyada Bir Paradigma Dönüşümü' adlı eser, TikTok'un sosyolojik yansımalarıyla birlikte, platformun stratejik iletişim bağlamında nasıl kullanıldığını okuyuculara sunuyor. Dijital mahremiyet, veri güvenliği ve dijital faşizm tartışmalarının gölgesinde sosyal medyada paradigma dönüşümüne sebep olan TikTok'u derinlemesine incelemek isteyenler için kitap, özgün bir yaklaşım sunuyor. TikTok'u bireysel, kurumsal ve toplumsal bağlamda, çok boyutlu bir şekilde tartışan bu kitap, TikTok'un kurumsal ve toplumsal değer oluşturulması süreçlerinde nasıl kullanılabileceğine ışık tutmanın yanı sıra platforma eleştirel gözlüklerle de bakıyor.
Kitapta TikTok kullanıcılarının içerik üretme ve tüketme motivasyonu, TikTok'ta fenomen ve izleyici ilişkisi ele alınırken siyasal aktörlerin, uluslararası organizasyonların, ünlülerin, kamu yararı günden kurum/kuruluşların TikTok kullanımları da betimleniyor. Ayrıca COVID-19 salgını, dijital aktivizm ve dijital toksik davranışlar bağlamında TikTok başlıkları da yine konuya ilgi duyanların dikkatini çekecek başlıklar olarak öne çıkıyor.