MGC: 10 Ocak, Gazete Patronlarına karşı yapılan direnişin adıdır
Malatya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Vahap Güner, '10 Ocak Gazeteciler Günü, 1961 yılında gazetecilerin gazete patronlarına karşı verdiği mücadelenin zafere ulaştığı gündür' dedi.
10 Ocak Gazeteciler Günü dolayısıyla 1961 yılında çıkarılan 212 sayılı yasanın gazetecilere özgürlükle birlikte önemli haklar getirdiğini ifade eden Malatya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı, Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu Yönetim Kurulu Üyesi, Doğu Anadolu Gazeteciler Federasyonu Başkan Yardımcısı Vahap Güner “Değerli Basın Mensupları. Bir 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Gününü daha kutluyoruz. 53 Yıldır kutlanan bu anlamlı gün gazete çalışanlarının verdiği mücadele sonunda kazanılan hakların yasalaştığı çok önemli bir gündür. Her ne kadar bu mücadeleden haberi dahi olmayanların kutladığı bir gün olarak itibarsızlaştırılmaya çalışılsa da çalışan gazeteciler günü zor koşullarda daha da anlam kazanmaktadır” diye konuştu.
MGC Başkanı Vahap Güner şöyle devam etti:
GAZETECİLER HAKLARA KAVUŞTU
“1961 Yılının Ocak ayında Türkiye'de, Akşam, Cumhuriyet, Dünya, Hürriyet, Milliyet, Tercüman, Vatan, Yeni İstanbul ve Yeni Sabah gazeteleri yayınlanmaktaydı. 27 Mayıs 1960 askeri müdahalesinden sonra yasama görevini TBMM adına üstlenen Milli Birlik Komitesince basının hak ve özgürlüklerini genişleten 212 sayılı kanun 04 Ocak 1961'de kabul edilmiş ve 10 Ocak 1961 tarihinde de yayınlanarak yürürlüğe girmiştir.
Bu yasayla gazeteci ile yapılacak sözleşmeye; işin çeşidi, ücret miktarı, gazetecinin kıdemi unsurları eklenmesine; bu sözleşmenin işveren tarafından üye ise sendikasına, değilse en fazla üyesi bulunan mesleki kuruluşa 15 gün içinde bildirilmesine; gazetecinin kıdem hakkının mesleğe girişi ile başlatılmasına; iş sözleşmesinin feshedilmesi halinde yıllık iznini kullanmayan gazeteciye bu ücretinin peşin ödenmesine; gazeteciye peşin olarak ödenecek ücretin geciktirilmesi halinde günlük gecikme faizinin yüzde ikiden yüzde beşe çıkarılmasına; her hizmet yılı sonunda gazeteciye en az bir aylık ücret tutarında ikramiye ödenmesine; askerlik döneminde ödenilen ücretin maaşın yarısına çıkarılmasına; kadın gazeteciye hamilelik döneminde verilen iznin artırılmasına ve bu dönemde ücret ödenmesine; gazetecinin ölümü halinde ödenecek tazminatın aylık ücretinin üç mislinden az olmamak kaydıyla kıdem süresine kadar yükseltilmesine; hafta tatillerinin iki güne çıkarılmasına; gazeteciye doğum, yakın (eş, ana, baba) ölümü, çocuğunun evlenmesi gibi durumlarda ücretli izin hakkı tanınmasına; hizmeti on yılı geçmiş gazeteciye altı hafta yıllık ücretli izin hakkı verilmesine; fazla mesaide kalan gazeteciye mesai ücreti ödenmesine; hak iddiaları ile ilgili uyuşmazlıklarda yasa kapsamına alınmıştır.”
Gazeteciler 9 Gazete Patronunun oyununu bozduğunu kaydeden MGC Başkanı Güner şunları belirtti:
9 PATRON VE GAZETECİLERİN DİRENİŞİ
“Ancak gazetecilere verilen bu haklara 9 Gazete patronu karşı çıkmıştır. Gazeteleri çıkarmayacaklarını 9 patron 10 Ocak 1961 tarihinde yasaya karşı bir bildiri yayınlayarak üç gün süre ile yayınlarını durdurmuşlardır. Bunun üzerine bir araya gelen 9 Gazete çalışanları patronların kararına direnme kararı almıştır. Halkı bilgilendirmeyi esas alan gazeteciler İstanbul'da “Basın” adıyla bir gazete çıkarmışlardır. Gazete patronları bu gazetenin çıkmaması ve dağıtılmaması, içinde engellemelerde bulunmuşlardır. Tüm engellemeleri aşan gazetecilerin çıkardığı Basın adlı gazete halkın yoğun ilgisini görmüştür. Bu ilgi kaşısın da geri adım atan patronlar 3 gün sonra yeniden yayınlarına başladılar. Gazetecilerin direnişi sonuç vermiş ve gazete patronları geri adım atmak zorunda kalmışlardır.
O günden sonra 10 Ocak, “Çalışan Gazeteciler Bayramı” olarak kutlanmaya başlanmıştır. 1971 yılındaki 12 Mart müdahalesinden sonra ise çalışanların hakları ve basın özgürlüğüne getirilen kısıtlamalara tepki olarak 10 Ocak, “Bayram” olmaktan çıkarıldı ve “Çalışan Gazeteciler Günü” olarak anılmaya başlandı”.
“10 OCAK BİR DİRENİŞİN ADIDIR”
10 Ocak gazete çalışanlarının Gazete patronlarına verdiği mücadele ve direnişin adıdır.
Anadolu basını zorluklar içerisinde yayınlarına devam ederken en çok bedeli de çalışan gazeteciler ödemektedir. Gazetecilerin yıpranma hakları dahi tartışma konusu olurken, yıpranmadan yararlanmanın tek koşulu olarak Basın Katı taşıma zorunluluğu getirilse de 1961 yılında çıkarılan 212 sayılı yasadan yararlanan fikir işçilerinin kapsam dışı bırakılması hala büyük bir ayıp olarak ortada durmaktadır.
İnternet yayıncılığı basının kanunu kapsamına alınması olumlu bir gelişme iken, Basın ilan Kurumundan resmi ilan alacaklara getirilmek istenen asgari 8 Kadro, izlenme oranları, bekleme süresi gibi konular düzeltilmesi gereken konuların başında gelmektedir. Evet sorunlarımız var, ama her zaman olduğu gibi gazetecilerin sorumlulukları sorunlarından önce gelir.
Bu duygularla tüm gazetecilerin 10 Ocak Gazeteciler gününü kutluyor, sağlık ve mutluluklar diliyorum.”