İletişim Uzmanı Esra Öz: 'Siber zorbalık nedeniyle dijital itibarınız zedelenmesin'
Birbirinden farklı siber zorbalık çeşitleri zorlu süreçlere yol açarken bunun dijital itibarı da zedelediğini söyleyen Sosyal Medya Danışmanı ve İletişim Uzmanı Esra Öz, 'Siber zorbalık nedeniyle dijital itibarınız zedelenmesin dedi.
Birbirinden farklı siber zorbalık çeşitleri zorlu süreçlere yol açarken bunun dijital itibarı da zedelediğini söyleyen Sosyal Medya Danışmanı ve İletişim Uzmanı Esra Öz, 'Siber zorbalık nedeniyle dijital itibarınız zedelenmesin' dedi.
Dünyada ve Türkiye'de sık sık gündeme gelen siber zorbalık olaylarına karşı dijital medya okuryazarlığı bilincinin kazandırılması gerektiğini belirten Sosyal Medya Danışmanı ve İletişim Uzmanı Esra Öz, 'Geçtiğimiz günlerde yayınlanan We Are Social 2020 Ocak raporundaki verilere göre; Türkiye'deki 16-64 yaş arası bireylerin sadece mobil internet kullanımı günde 4 saat olurken, günlük 7 saat 29 dakikalarını internet kullanarak geçiriyorlar. Ülkemizdeki dijital medya kullanıcılarının yüzde 58'i kişisel verilerinin kötüye kullanılması konusunda endişe duyuyor. İşte bu nedenle ülkemizdeki insanları siber zorbalığa karşı uyararak, veri sızıntılarını engellemek gerekiyor' dedi.
Bulut hesaplarından farkında olmadan veri sızıntısının yapılabildiğine dikkat çeken Öz, siber saldırıların dijital itibarı zedelenmeye odaklı olduğunu söyledi. Siber saldırıların 7'den 70'e herkesin başına gelebileceğini vurgulayan Öz, mağdurun yanında olmanın önemli olduğunu kaydetti.
Siber zorbalık mağdurlarının tanımadıkları kişilerin istemeden ulaşılmasına olanak sağlayarak dijital itibarlarına zarar verdiklerini söyleyen Öz, 'Dijital platformlardaki veri sızıntısı dijital vatandaşlık bilincinin kazanılmasını gün geçtikçe önemli hale getiriyor. Sosyal medyadaki paylaşımlarınız, takip ettiğiniz kişiler, yorumlarınız kısaca her şeyiniz kaydediliyor. Bu konuda nasıl bir yol izleyeceğiniz ise, dijital medya okuryazarlığı farkındalığının kazandırılmasıyla oluyor . Bu sayede hata yapma oranı azalıyor' dedi.
'Dijital itibarınızı mahremiyet düşüncesiyle önleyin'
Siber zorbalığa uğramamanın bilinçli dijital vatandaş olmada ve mahremiyet duygusunun geliştirilmesiyle olduğunu söyleyen Öz, 'Cep telefonumuzda kullandığımız birçok ücretsiz uygulama, sizden sadece telefon rehberinize ya da arkadaş listenize ulaşmak istediğinde bu durum sizin için önemsiz olabilir. Hatta daha da ilginç tarafı arkadaşlarınızın telefonlarına indirdiği ücretsiz uygulamalar bile sizi etkiliyor. Mesela, dijital platformdan görüştüğünüz bir kişi arkadaş listesini paylaşmaya izni verdiyse sizin hiç haberiniz olmadan bütün bilgilerinize bu uygulamayı yapanlar erişebiliyor. Böylece dijital platform şirketleri toplumun psikolojisi ile rahatlıkla oynayabiliyor. İşte tam bu noktada dijital itibar yönetimi konusunda bilinçlenmek önem kazanıyor.' şeklinde konuştu.
'Kişisel markanıza zarar vermeyin'
Dijital dünyanın yurt dışına çıkmak için vize başvurularında bile bağlayıcı etkisi olduğunu belirten Öz, sosyal medya hesaplarının kişisel markalaşmada büyük öneme sahip olduğunu dile getirdi. Bu aşamada ilk adım olarak dijital itibar yönetimini öğrenmek gerektiğini söyleyen Öz, şunları söyledi: 'Kişisel hesapların şifrelerini güçlendirmek çok önemli. Başkasının bilgisayarında telefonunuzu şarj etmeyin, bilgileriniz farkında olmadan yedeklenebilir. Başkalarının görmesini istemediğiniz özel fotoğraflarınızı ya da videolarınızı internet bağlantısı olmayan cihazlarda saklamakta fayda var.'
Dijital itibarınızı korumak ve siber zorbalıktan korunmak için Sosyal Medya Danışmanı ve İletişim Uzmanı Esra Öz, şu önerilerde bulundu:
'Kendi dijital medya alışkanlıklarınızın farkında olun.
Bir dahaki sefere bir fotoğraf çektiğinizde, sosyal medyada paylaşıp paylaşmamanın doğru olup olmadığını kendinize sorun.
Buluta yüklediğiniz içerikleri sınırlandırın.
Dijital platformda karşılaştığınız birçok durumda 'neden' sorusunu sorma alışkanlığı kazanın.
Bilmediğiniz linklerden ve uygulamalardan uzak durun.
Dijital ortamlarda her zaman şüpheci olun.
Kendinize içeriğin kaynağını sorun.
Dijital dünyada ziyaret ettiğiniz adreslerin künyelerini inceleyin.
Kötü amaçlı web siteleri bilgilerinizi çalabilir.
Gerçek olmayacak kadar iyi fırsat sunuluyorsa, muhtemelen öyledir.
Siber zorbalığa uğramış mağdurların yaşadığı durumla alay etmeyin, bu kişilere destek olun.'
Dünyada ve Türkiye'de sık sık gündeme gelen siber zorbalık olaylarına karşı dijital medya okuryazarlığı bilincinin kazandırılması gerektiğini belirten Sosyal Medya Danışmanı ve İletişim Uzmanı Esra Öz, 'Geçtiğimiz günlerde yayınlanan We Are Social 2020 Ocak raporundaki verilere göre; Türkiye'deki 16-64 yaş arası bireylerin sadece mobil internet kullanımı günde 4 saat olurken, günlük 7 saat 29 dakikalarını internet kullanarak geçiriyorlar. Ülkemizdeki dijital medya kullanıcılarının yüzde 58'i kişisel verilerinin kötüye kullanılması konusunda endişe duyuyor. İşte bu nedenle ülkemizdeki insanları siber zorbalığa karşı uyararak, veri sızıntılarını engellemek gerekiyor' dedi.
Bulut hesaplarından farkında olmadan veri sızıntısının yapılabildiğine dikkat çeken Öz, siber saldırıların dijital itibarı zedelenmeye odaklı olduğunu söyledi. Siber saldırıların 7'den 70'e herkesin başına gelebileceğini vurgulayan Öz, mağdurun yanında olmanın önemli olduğunu kaydetti.
Siber zorbalık mağdurlarının tanımadıkları kişilerin istemeden ulaşılmasına olanak sağlayarak dijital itibarlarına zarar verdiklerini söyleyen Öz, 'Dijital platformlardaki veri sızıntısı dijital vatandaşlık bilincinin kazanılmasını gün geçtikçe önemli hale getiriyor. Sosyal medyadaki paylaşımlarınız, takip ettiğiniz kişiler, yorumlarınız kısaca her şeyiniz kaydediliyor. Bu konuda nasıl bir yol izleyeceğiniz ise, dijital medya okuryazarlığı farkındalığının kazandırılmasıyla oluyor . Bu sayede hata yapma oranı azalıyor' dedi.
'Dijital itibarınızı mahremiyet düşüncesiyle önleyin'
Siber zorbalığa uğramamanın bilinçli dijital vatandaş olmada ve mahremiyet duygusunun geliştirilmesiyle olduğunu söyleyen Öz, 'Cep telefonumuzda kullandığımız birçok ücretsiz uygulama, sizden sadece telefon rehberinize ya da arkadaş listenize ulaşmak istediğinde bu durum sizin için önemsiz olabilir. Hatta daha da ilginç tarafı arkadaşlarınızın telefonlarına indirdiği ücretsiz uygulamalar bile sizi etkiliyor. Mesela, dijital platformdan görüştüğünüz bir kişi arkadaş listesini paylaşmaya izni verdiyse sizin hiç haberiniz olmadan bütün bilgilerinize bu uygulamayı yapanlar erişebiliyor. Böylece dijital platform şirketleri toplumun psikolojisi ile rahatlıkla oynayabiliyor. İşte tam bu noktada dijital itibar yönetimi konusunda bilinçlenmek önem kazanıyor.' şeklinde konuştu.
'Kişisel markanıza zarar vermeyin'
Dijital dünyanın yurt dışına çıkmak için vize başvurularında bile bağlayıcı etkisi olduğunu belirten Öz, sosyal medya hesaplarının kişisel markalaşmada büyük öneme sahip olduğunu dile getirdi. Bu aşamada ilk adım olarak dijital itibar yönetimini öğrenmek gerektiğini söyleyen Öz, şunları söyledi: 'Kişisel hesapların şifrelerini güçlendirmek çok önemli. Başkasının bilgisayarında telefonunuzu şarj etmeyin, bilgileriniz farkında olmadan yedeklenebilir. Başkalarının görmesini istemediğiniz özel fotoğraflarınızı ya da videolarınızı internet bağlantısı olmayan cihazlarda saklamakta fayda var.'
Dijital itibarınızı korumak ve siber zorbalıktan korunmak için Sosyal Medya Danışmanı ve İletişim Uzmanı Esra Öz, şu önerilerde bulundu:
'Kendi dijital medya alışkanlıklarınızın farkında olun.
Bir dahaki sefere bir fotoğraf çektiğinizde, sosyal medyada paylaşıp paylaşmamanın doğru olup olmadığını kendinize sorun.
Buluta yüklediğiniz içerikleri sınırlandırın.
Dijital platformda karşılaştığınız birçok durumda 'neden' sorusunu sorma alışkanlığı kazanın.
Bilmediğiniz linklerden ve uygulamalardan uzak durun.
Dijital ortamlarda her zaman şüpheci olun.
Kendinize içeriğin kaynağını sorun.
Dijital dünyada ziyaret ettiğiniz adreslerin künyelerini inceleyin.
Kötü amaçlı web siteleri bilgilerinizi çalabilir.
Gerçek olmayacak kadar iyi fırsat sunuluyorsa, muhtemelen öyledir.
Siber zorbalığa uğramış mağdurların yaşadığı durumla alay etmeyin, bu kişilere destek olun.'