Hangi grup kalp hastası oruç tutabilir hangileri tutamaz?
Ramazan ayı başlıyor. Doğru bir şekilde tutulan oruçların faydalarını bilim camiası son yıllarda sıkça gündeme getirip tartışırken, kronik hastalığı olan kişileri dikkatli olmaları gerektiği konusunda uyarıyor.
Hal böyle olunca en çok merak edilen konulardan biri de kalp hastalarının ve kalp ameliyatı geçirmiş kişilerin oruç tutmalarının sağlıklarını nasıl etkileyeceği konusudur.
Kardiyoloji uzmanı Doç. Dr. İsmail Ateş, kalp hastalarından hangi grubun oruç tutabileceğini ve hangi grubun oruç tutmasının sakıncalı olacağını ayrıntıları ile açıkladı.
Kalp hastalıklarını geniş bir perspektifte ele almak gerektiğinin altını çizen Doç. Dr. İsmail Ateş, 'Kalp hastalığı çok geniş bir yelpazeyi kapsar. Koroner arter hastalığı, Hipertansiyon (yüksek tansiyon) ve kalp yetmezliği, kalp kapak hastalıkları, kalp ritim bozuklukları (örneğin aritmi, atriyal fibrilasyon), geçirilmiş kalp krizi sonrası dönem, ameliyatlar ve girişimsel işlem sonrası dönemde her hastayı kişiye özel ele alıyor ve değerlendiriyoruz. Dolayısıyla Ramazan'da oruç kavramını da bu geniş yelpazede ele almak gerekir.' dedi.
Sıvı dengesinin ayarlanması önemli bir etken.
Kalp hastalarının, özellikle de düzenli ilaç kullanımı olanların, oruç tutmadan önce mutlaka kardiyolog veya dahiliye uzmanına danışmaları gerektiğinin altını çizen Doç. Dr. İsmail Ateş, 'Birçok kalp hastasının düzenli saatlerde ilaç alması hayati öneme sahiptir. İlacı günde birkaç doza bölerek almaları gerekiyorsa oruç süresi bu düzeni zorlaştırabilir. Ancak doktorunun tavsiyesiyle ilaç saatlerinde yapılacak ayarlamalarla (sahur ve iftar şeklinde) oruç tutmak mümkün olabilir ya da mümkün olmayabilir. Özellikle hipertansiyon ve kalp yetmezliği olan hastalarda sıvı dengesi çok önemlidir. Susuz kalmak veya iftar sırasında aşırı sıvı almak kalp yükünü artırabilir. Bu noktada yine hastanın doktoru, sıvı ve tuz alımını nasıl ayarlaması gerektiği hakkında detaylı bilgi verecektir.' Şeklinde konuştu.
Dikkatli olması gereken gruplar
Oruç tutmasının sakıncalı olabileceği hasta grubunu sıralayan Dr. Ateş, 'Oruç süresince kan şekeri ve insülin seviyelerinde değişiklik meydana gelir. Ayrıca iftarda hızlı ve fazla yemek, sindirim sistemini zorlarken kalbe de ek yük bindirebilir. Hipertansiyonu olan hastalar, uzun süren açlık veya yetersiz sıvı alımı nedeniyle tansiyon dalgalanmaları yaşayabilir. Kontrolsüz hipertansiyonu olan (>150/90) hastaların oruç tutması sakınca yaratabilir. Düzensiz beslenme, uykusuzluk, kafein tüketimi ve mineral dengesindeki değişimler ritim bozukluklarını tetikleyebilir. Özellikle oruç döneminde, kalp ritmine dair herhangi bir yakınma (çarpıntı, düzensiz nabız) olursa mutlaka doktora bildirilmelidir. Dolayısıyla kalp yetmezliği ileri seviyede olanlar, yakın zamanda (son birkaç ay içinde) kalp krizi geçirmiş olanlar, ritim bozukluğu kontrol altına alınamayanlar, büyük kalp ameliyatı sonrası erken dönemde olanlar, ağır ilaç tedavisi veya çoklu ilaç kullanımı olanlar, ilaçlara rağmen şikayetleri devam eden ve kalp yetersizliği olan hastalar, kontrolsüz şeker hastalığı olan (HbA1c >9) hastalar, kan sulandırıcı kullanan ve INR kontrolü bozuk olan hastalar ve böbrek hastaları açısından oruç tutmak ciddi risk oluşturabilir.' İfadelerini kullandı.
Kalp ameliyatı olan hastalar ne yapmalı?
Kalp hastaları tarafından sıkça sorulan sorulara da yanıt veren Dr. İsmail Ateş sözlerine şöyle devam etti.
'Açık kalp ameliyatı sonrası ilk dönem dediğimiz ilk bir ay, vücut iyileşme sürecinde olduğu için bu dönemde hastaların oruç tutması önerilmez.
Kalp ameliyatının üzerinden bir aydan fazla zaman geçenler ise ilave hastalıklar (şeker hastalığı, ciddi kalp yetmezliği vb.) yoksa, doktorlarının onayıyla oruç tutulabilirler.
Kan sulandırıcı ilaç kullananlar oruç tutabilir mi?
İnme ve kalp krizi riski taşıyanların bu riskleri azaltmak için de ikili kan sulandırıcı kullananların, oruç tutmadan önce kardiyoloğuna danışmaları gerekir.
Koruyucu amaçlı düşük doz aspirin kullanan kronik kalp damar hastalarının, kardiyoloğunun kontrolünden sonra oruç tutmaları uygun olabilir.
Kalp kapak ameliyatı geçiren ve kan sulandırıcı kullananlar hastalar kalp yetmezliği veya başka bir sağlık sorunları bulunmuyorsa, kardiyologların gözetiminde oruç tutabilirler. Ancak, Ramazan ayı başlamadan hemen önce, kan sulandırma düzeylerinin (INR) uygun olduğundan emin olmak için kontrol yaptırılmaları şarttır.
Oruç tutarken dikkat edilmesi gerekenler
Sahur ve İftarda Aşırı Yemekten Kaçının: Kalp hastalarında iftarda aniden ve fazla miktarda yemek yemek kalbe aşırı yük bindirebilir. Küçük porsiyonlar halinde, hafif ve besleyici gıdalara öncelik verin.
Tuz Tüketimini Sınırlayın: Pek çok kalp hastalığında tuz, tansiyon ve ödem açısından kritik önemdedir. Sahur ve iftarda tuz oranı düşük besinler tercih etmek gerekir.
Bol Sıvı Alın (Ama Ani Yüklenmeden Kaçının): Özellikle iftar ile sahur arasında yavaş yavaş sıvı almak kalp sağlığı açısından daha güvenlidir. Ani şekilde çok su içmek yerine, yudum yudum ve gün içindeki ihtiyacı göz önüne alarak içmek önemlidir.
İlaç Düzeni: Doktorunuz, oruç tutma isteğinize göre ilaç saatlerini yeniden düzenleyebilir. Bu düzenlemeye mutlaka harfiyen uymak gerekir.
Egzersiz ve Dinlenme: Ramazan'da uyku düzeni değiştiği için yeterince dinlenememe söz konusu olabilir. Ağır egzersizler yerine, iftar sonrası hafif yürüyüşler kalp sağlığınızı korumaya yardımcı olur.
Kontrol Zamanlaması: Düzenli kontrollerinizi ihmal etmeyin; gerekiyorsa doktorunuz oruç süresi boyunca daha sık kan basıncı veya kalp fonksiyon takibi talep edebilir.