Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, BAE'li mevkidaşı Al Nahyan ile bir araya geldi
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Ukrayna savaşı bir kez daha gösterdi ki dayanışmaya her zamankinden fazla ihtiyacımız var. Daha önce görüş ayrılığı içinde olduğumuz tüm ülkelerle ilişkilerimizi normalleştirmek için çaba sarf ediyoruz dedi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Ukrayna savaşı bir kez daha gösterdi ki dayanışmaya her zamankinden fazla ihtiyacımız var. Daha önce görüş ayrılığı içinde olduğumuz tüm ülkelerle ilişkilerimizi normalleştirmek için çaba sarf ediyoruz" dedi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Birleşik Arap Emirlikleri Dışişleri Bakanı Şeyh Abdullah bin Zayed Al Nahyan ile bir araya geldi. İki bakan görüşmenin ardından kameralar karşısına geçerek ortak basın toplantısı düzenledi.
Türkiye'nin körfez bölgesindeki en büyük ticaret ortağının Birleşik Arap Emirlikleri olduğuna dikkat çeken Çavuşoğlu, "2021 yılı ticaret hacmimizde 8 milyar dolara yaklaştık. Bu rakam geleceğe yönelik bizleri daha da umutlandırdı. 10 miyar hedefine kolayca ulaşacağız. En az 15 milyar dolarlık yeni bir hedef koymamız lazım. Yine karşılıklı yatırımlar ile yüksek teknoloji alanında dünyada etkili bir güç birliğine dönüştüreceğiz işbirliğimizi. Birçok Türk teknoloji şirketinin emirliklerde faaliyetini arttırmasında memnuniyet duyuyoruz. Birleşik Arap Emirlikleri bizdeki startuplara ilgi duyduğunu görüyoruz. Teknoloji şirketlerinin de Türkiye'ye ilgilisi artıyor. Türkiye'nin Birleşik Arap Emirlikleri'ndeki yatırımları artıyor. Müteahhitlerimiz geçmişte çok önemli projeleri hayta geçirdiler. İlişkilerimizde açılan yeni sayfayla müteahhitlik firmalarımızın geri dönmeye başladığını gördük. Özellikle 3. ülkelerde işbirliği yapmamız gerekiyor. Firmalarımızı 3. ülkelerde işbirliği için teşvik edeceğiz. Kalkınma ajanslarımızın da projelerini desteklemelerini, birlikte çalışmalarını teşvik edeceğiz. Körfezi Avrupa'ya bağlayacak önemli ulaştırma projeleri üzerinde çalışıyoruz. Kapsamlı bir ticaret anlaşması imzalanması konusunda mutabık kalmıştık. Arkadaşlarımız hızlı şekilde müzakerelere başladılar. Bu yıl bitmeden anlaşmayı da imzalamak istiyoruz. Kardeşim Şeyh Abdullah Hindistan ile 88 günde tamamladıklarını söyleyince şaşırmıştık. Biz de bundan ilham alarak en kısa sürede tamamlamak istiyoruz. Her iki ülke için yararlı olacaktır" ifadelerini kullandı.
Birleşik Arap Emirlikleri Dışişleri Bakanı Şeyh Abdullah bin Zayed Al Nahyan ise iki ülke arasındaki ticaret hacminin yükseltilmesinin önemini vurgulayarak, "Son iki yılda büyük artış söz konusu. Bu tabii ki teşvik edici bir konu. Aynı zamanda ortaya koyduğumuz iradenin de bir göstergesi. Önümüzdeki fırsatlara ilişkin görüş alışverişinde bulunduk" dedi.
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Al Nahyan, iki ülke arasındaki işbirliğini geliştirmek için yoğun çaba sarf ettiklerini belirterek, "Birleşik Arap Emirlikleri şirketlerinden enerji konusunda büyük ilgi söz konusu. Özellikle yenilenebilir enerji konularında konuştuk. Bir enerji şirketimiz Türkiye'deki fırsatları yakından takip etmekte. Eğer bu fırsatları yakalayacak olursak gerek kamu kuruluşları, gerek özel sektörle ortaklık yapabilir. Bu enerji daha ucuza mal etmek için büyük önem taşıyor. Birleşik Arap Emirlikleri firmalarının özellikle limanlarla, enerjiyle ve demir yolları ile ilgili büyük ilgisi söz konusu Türkiye'ye. Türkiye büyük bir ülke gerçekten. Çok fazla potansiyeli olan bir ülke. Türkiye ile birlikte başka ülkelerde iş birliği yapmak bizim için çok önemli. Afrika'da Asya'da olabilir büyük fırsatlar söz konusu. Türkiye ve Birleşik Arap Emirlikleri büyük saygı gösterilen ülkeler. Bu bölgelere gidebilmek için öncelikle kendi ilişkilerimizi pekiştirmemiz lazım" ifadelerini kullandı.
Bakan Çavuşoğlu ise, Filistin ve İsrail'e yakında gerçekleştirdiği ziyaretlerin hatırlatılması ve bölgedeki normalleşme adımlarının sorulması üzerine şunları söyledi:
"Bizim hepimizin ortak amacı geçmişte ayrılıklar oldu, farklı konularda olduk ama bunların bir faydasının olmadığını da gördük. Bizim kendi aramızdaki bölünmelerin kimseye bir faydası yok. Dolayısıyla ilişkilerimizi öncelikle düzeltmemiz lazım ki başkalarına da katkımız olsun. Yaşadığımız coğrafyada yeterince çatışmalar var. Ukrayna savaşı bir kez daha gösterdi ki dayanışmaya her zamankinden fazla ihtiyacımız var. Daha önce görüş ayrılığı içinde olduğumuz tüm ülkelerle ilişkilerimizi normalleştirmek için çaba sarf ediyoruz. İsrail ziyaretinin de bu anlamda faydalı oluğunu görüştük. Tüm Müslümanlar olarak Kudüs ve Mescidi Aksa'nın statüsü hepimiz için kırmızı çizgi. Bu konuda görüş ayrılığımız var ama Ramazan ayında gördük ki diyaloğun da faydası var. Farklı ülkelerle de görüş ayrılığı içinde olabiliriz. Her görüş ayrılığı içinde olan ülke ile ilişkileri kesmek doğru bir yaklaşım değil. Filistin meselesi konusunda da Filistinli kardeşlerimizin mesajlarını da İsrail tarafına ilettik. Kendi aralarında diyaloğun tesis edilmesi önemini de vurguladık. Mısır'la da önümüzdeki süreçte daha ileri adımları da atarız. Libya konusunda görüş ayrılıkları vardı. Şimdi hepimiz Libya'nın istikrarı için birlikte çaba sarf ediyoruz. Yemen'de terör saldırıları oldu. Dayanışmamızı gösterdik. Teröre karşı da birlikte mücadele etmemiz lazım. Birlikte çalışmaya devam edeceğiz bu hepimizin yararına."
Türkiye'nin bölgedeki diplomasi faaliyetlerini takdirle karşıladıklarını söyleyen Al Nahyan ise, "Bu barış sürecinin tekrar gelmesi için motive edici bir ziyaret. Bizim bölgemiz üzüntülerle hüzünle dolu aslında. Bizim halklarımız daha iyisini hak ediyor. Yapmış olduğunuz ziyaretler çok önemli. Oradaki halkların barışa yürümeleri yönünde teşvik edici. Zira büyük bir sıkıntı söz konusu. Sonuçta ortaya çıkan çıkar tüm halkların çıkarıdır. İdeolojik fikirler yükseldiği zaman o zaman iki taraf arasındaki işbirliği azalır ve birlikte çalışmak zorlaşır. Türkiye'nin diplomasisi için teşekkür ediyorum. Ruslarla Ukraynalılar arasında, İsrail ve Filistin arasında aynı şeyi yapıyorsunuz. İleriki zamanlarda ortaya koyacağınız rol takdire şayan olacaktır" açıklamalarında bulundu.