Uzmanlardan ithal tohum uyarısı

Son yıllarda çiftçilerce ithal tohum kullanımı artış gösterirken, Dicle Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Bitkileri Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Yıldırım, çiftçilere bu konuda uyarıda bulundu. Yıldırım, insanların sağlıklı beslenmesi için yerli tohumun çok önemli olduğunu söyledi.

PAYLAŞ
Malatya Sürmanşet - Malatya Sürmanşet

Son yıllarda çiftçilerce ithal tohum kullanımı artış gösterirken, Dicle Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Bitkileri Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Yıldırım, çiftçilere bu konuda uyarıda bulundu. Yıldırım, insanların sağlıklı beslenmesi için yerli tohumun çok önemli olduğunu söyledi.

Son yıllarda çiftçiler, pamuk, buğday, mısır ve birçok tohum kullanımında ithal tohum tercihinde bulunuyor. Çiftçilerin tercih ettikleri ithal tohumlar, hem verim düşüşüne sebebiyet veriyor, hem de beraberinde birçok hastalık getirip aşırı ilaçlamaya neden oluyor. Dicle Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Bitkileri Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Yıldırım, çiftçilere bu konuda uyarıda bulundu. Yerli tohumdaki faydalara ve yabancı tohumdaki zararlara dikkat çeken açıklamada bulunan Prof. Dr. Yıldırım, öncelikli olarak bütün çiftçilere sertifikalı tohum kullanmalarını tavsiye ettiğini söyledi. Sertifikalı tohumun birçok avantajı olduğunu, verimde artış sağladığını belirten Prof. Dr. Mehmet Yıldırım, “Tabii burada güvenilir tohumları kullanmamız gerekiyor. Bunun haricinde her yöreye uygun çeşitler var, bunların seçilmesi gerekiyor. Hibrit tohumlarda verim yüksek, fakat bu hibrit tohumlar kullanıldığı zaman bunlar yüksek verim vermesinin yanında fazla gübre istiyor, fazla ilaç istiyor. Bunlarda çevreyi olumsuz yönde etkileyebiliyor. Birde çiftçimizin eski yerli tohumları var. Şimdi bu yerli tohumlar çok önemli. Maalesef yerli tohumlar bu hibrit tohumlarla, yeni geliştirilen tohumlarla rekabet edemiyor. Ancak bizim insan sağlığı açısından beslenmemiz açısından da bu yerli tohumlar çok önemli. Bunları daha çok organik tarımda kullanırsak bunlar organik tarıma uygun, diğerleri ile rekabet edebiliyor. Bu bakımdan yerli tohumları kaybetmeden organik tarımda kullanabilirsek insan beslenmesi açısından çok önemlidir” dedi.

“Buğday ve arpada yüzde yüz kendi ihtiyacımızı karşılıyoruz”

GDO’lu tohumlara karşı uyarılarda bulunan Prof. Dr. Yıldırım, “Bu bakımdan çiftçilerin mutlaka kaçak tohumlar kullanmaması gerekiyor. Onları kullanırsak hem hastalıklar geliyor, hem yabancı tohumlar bu otlarla gelebilir ve en tehlikelisi de hiç görünmeyen hastalıklar bir geldiği zaman tarladan tekrar çıkmıyor. Ülkemiz şu anda tohum üretiminde iyi bir seviyeye geldi. Özellikle buğday ve arpada yüzde yüz kendi ihtiyacımızı karşılıyoruz. Eksik olan kendi araştırmamızı yapıp dışarı kaynaklara bağlı kalmadan kendi tohumları mızı geliştirebilmemiz. Türkiye de satılan tohumları yine biz üretiyoruz ama maalesef patentlerin çoğu yabancılara ait. Diyarbakır’da Lice domatesi var. Lezzeti falan çok güzel, ancak depolamaya dayanıklı değil. Bir çalışma ile dayanıklı hale getirilirse o da normal çeşit gibi kullanılabilir. Hem insanlar eski lezzette ulaşır, hem bölgede kalkınma oluşur, hem de kendi tohumumuzu güven içinde yemiş oluruz. Çiftçiye tohum gitmeden önce ya kooperatifler, ya üniversiteler, ya da tarım müdürlüklerinin bunu bir ön denemeden geçirmesi gerekiyor” diye konuştu.

“Yabancı tohum hastalıkları beraberinde getiriyor”

Yıllardır çiftçilik yaptığını söyleyen Zeki Kaya, üretici olarak yabancı tohuma karşı olduklarını açıkladı. Kaya, “Yabancı tohum ektiğimiz zaman beraberinde ilaçlama gerektiriyor, verimi azdır. Yerli tohum öyle değildir. Yerli tohum güvenli tohumdur, nereden aldığımızı biliyoruz. İlaçlama fazla gerektirmiyor, verimi fazladır. Onun için biz yerli tohum istiyoruz, dışarıdan tohum getirilmesini istemiyoruz, ona karşıyız. Biz yabancı tohum da ekmişiz, yerli tohum da ekmişiz. Yabancı tohum hastalıkları beraberinde getiriyor. Örneğin pas ilacı eskiden yoktu. Bu yabancı tohumlarla beraber pas ilacı gerektiriyor. Ama yerli tohumda öyle bir şey yok” ifadelerini kullandı.

12 yıldır pamuk üreticisi ve çiftçilik yaptığını kaydeden Nurettin Akıncı, eskiden tohumların böyle olmadığını, ilaç pek kullanılmadığını kaydetti. Akıncı, “Şu an pamuk ilaçla olmuş. Yabancı tohumda ilaçlama çok gidiyor. İlaçlaması çok olduğu zamanda zarardır. Yerli tohum olduğunda daha iyidir. Fiyat iyi olmasa da çiftçi kendini kurtarıyordu. Ama bu şekil hem yabancı tohum oldu, hem ilaçlaması oldu, fiyatta iyi olmadığı zaman çiftçi zarar ediyor” şeklinde konuştu.

İhlas Haber Ajansı

HABERİ PAYLAŞ:
BUNLARA DA BAKIN